Trans Aladağlar Eğitim Faaliyeti 2015

Bölge: Aladağlar / Niğde

Kamp Yerleri: Yedigöl Platosu, Karagöl

Tarih: 29 Haziran – 05 Temmuz 2015

Ekip: 23 Başlangıç, 7 gelişim/gelişim üstü/eğitmen

Malzemeler: Kask, Kemer, ATC, HMS, Yürüyüş Kazması, Kilitli Karabina, Malzeme Karabinası, Takoz Set, CAM Set, Friend Set, Sikke Çeşitleri, Nutkey, Çekiç, Perlonlar, Pursikler, İlk Yardım Çantası, Bivak Torbası, 50m ve 60m ipler.

Yazan: Oğuzhan Topcan

 

 

Gıda Ayarlamaları

Aksi bir durum yaşanmadığı sürece bu faaliyet için dert etmeniz gereken beş sabah kahvaltısı, beş akşam yemeği ve ara öğünler söz konusu. Uzun ve zorlu yürüyüşler yapacağınız için taşıyacağınız yükü iyi ayarlama mecburiyetindesiniz. Trans-Aladağlar faaliyetinde başlangıç ekibi için en önemli eğitimlerden birisi de bu. Taşıyacağınız ekstra 1 gram bile size yük olacak. O yüzden bir örnek teşkil etmesi açısından üç kişilik çadır grubumuzun listesini paylaşıyorum:

Sabah Kahvaltısı: 108 adet çekirdeksiz yeşil zeytin, 3×90 gram ayrı ayrı vakumlanmış tulum peyniri, 2×120 gram ayrı ayrı vakumlanmış eski kaşar, 1500 gram dilimli tam tahıllı ekmek, 200 ml tahin pekmez, 100 ml pekmez, 100 ml bal, 200 gram yaz helvası, çay, kahve.

Ara Öğün: Cevizli sucuk, çerez, tahıllı ve çerezli barlar(her gün kişi başı bir adet), çerezler, kuru meyveler, bisküviler.

Akşam Yemeği: 3×2.5 su badağı bulgur, 2×500 gram burgu makarna, 2 küçük paket salça, 2 küçük paket domates püresi, 100 ml sıvı yağ, bir miktar tuz ve baharat, 100 gram kuru et, 4×125 gram ayrı ayrı vakumlamış sucuk.

 

27 Haziran Cumartesi

Başlangıç ekibi olarak faaliyet öncesi bir toplantı yapalım dedik. Bu toplantıda faaliyete getirmemiz gereken malzemelerden,  gıda çeşitleri ve miktarından, faaliyet sırasında dikkat etmemiz gereken hususlardan, çadır grubu ilişkilerinden, ekip ilişkilerinden bahsettik. Yaptığımız hazırlarıkları, yapacaklarımızı, faaliyet sıradında birbirimizden olan beklentilerimizi dile getirdik. Yürüyüş sırasında geride kalacağını düşünenlerin öne geçmesi, tempolarını zorlamamaları, nefes düzenleri yerine gelene kadar kendi tempolarının altında yürümeleri, yürüyüşün ilerleyen safhalarında gerekirse tempolarını artırmaları gerektiği, aksi takdirde tüm ekibin bundan olumsuz etkileneceği ve kopmalar olacağı konusu üzerinde durduk. Yararlı bir toplantı olduğunu düşünüyorum.

 

28 Haziran Pazar

Önceden kararlaştırıldığı gibi saat 15:00’de hemen hemen herkes kulüp odası önündeydi.  İlk olarak bireysel malzemeler ve çadır gruplarına düşen malzemeler zimmetlendi. Kaskı ve emniyet kemeri olmayanlara kask ve kemer verildi. Herkese yürüyüş kazması, her çadır grubuna bir adet ATC ve HMS, çadırı olmayan gruplara çadır verildi ve gruplarının kapasitesine göre teknik malzemeler paylaştırıldı. Çadır grubu olarak bize 60m’lik ip, takoz seti, bir kısım kilitli ve kilitsiz karabina ve iki kişilik bivak verildi. Malzemeler de paylaştırıldıktan sonra çadır grupları kendi aralarında yük paylaşımı yaptı. Ardından Yusuf ve Berkcan çantaları kontrole başladı. Yiyecek ve giyim konusunda sınırı aşanların çantalarından esktra malzemeler çıkarıldı. Bu faaliyet için çanta hazırlığı çok önemli. Aç kalmayacak, aşırı da doymayacak ve dönüş yolunda ekstradan malzeme taşımayacak şekilde yemek programının gramı gramına, en ince ayrıntısına kadar yapılması gerekli. Engebeli arazilerde uzun ve yorucu yürüyüşler yapacağınız bir faaliyette fazladan 50 gram bile taşımak istemezsiniz.

Çantalar toplandıktan sonra 18:30 gibi hep beraber Beşiktaş’a inip akşam yemeğimizi yedik ve 19:45 vapuruyla Üsküdar’a geçtik. Harem’den bineceğimiz otobüsümüzün hareket saati 20:45’ti.

 

29 Haziran Pazartesi

Saat 07:00 civarı otogardaydık. Otogarda poğaçalarla kahvaltı yaptıktan sonra aynı araca geçip Salim Abi’nin bizi alacağı Çamardı’ya doğru yola koyulduk. Saat 08:30 gibi ulaşmıştık. Hala şehirdeki kıyafetlerimizleydik. Üzerimizi değiştirip yanımıza almayacağımız eşyaları Salim Abi’ye teslim ettikten sonra çantaları traktörlere yükledik. 09:15 gibi harakete geçtik. Traktör yolculuğunun sonralarına doğru Gelincik Kayaları görünmeye başlamıştı ve saat 10:30’da Sokulupınarı’na (2100 m) ulaştık.

 

 

 

Uzun ve zorlu bir yürüyüş bizi bekliyordu. Herkes sularını tazeledi, son hazırlıklar yapıldı ve 11:15’te yürüyüş başladı. Kopmalar olmadan düzenli bir yürüyüşle verilen dört molanın ardından saat 17:20’de Çelikbuyduran Boğazı’nda (3336 m) son molamızı verdik ve 17:40’da ilk kamp alanımıza doğru yola koyulduk. Yedigöl Platosu’ndaki (3100 m) kamp alanına vardığımızda saatler 18:50’yi gösteriyordu. Yol boyunca su kaynağı olmadığı için yürüyüş başlamadan önce tedirgin olan arkadaşlar vardı ama dikkatli kullanımla bir litre su işinizi görmeye yeter.

Öngörüldüğü gibi uzun ve zorlu bir yolculuktu ve günün geri kalanında herhangi bir eğitim yoktu. 22:00 mutlak sessizlik ve 08:00 tek sıra duyuruları yapıldı.

 

30 Haziran Salı

Çadır grubu olarak 06:30’da kalktık. Kahvaltımızı yaptık. Tüm çadır grupları saat 08:00’de tek sıra halinde hazırdı. Burada eğitmenler yapılacak eğitimler hakkında bilgilendirme yaptı. Kötü hava şartlarından dolayı normalde programda olan H2, H3, Adsız Tepe, Eznevit, Karasay ve Direktaş zirveleri iptal edilmişti. 23 kişilik başlangıç grubu 11 ve 12 kişi olmak üzere ikiye bölündü ve bugün için 12 kişilik grup emler zirvesi yapacaktı ve 11 kişilik grup ise kamp alanına yakın bir alanda geleneksel tırmanış eğitimi alacaktı. Ben geleneksel eğitim grubundaydım.

İki grup da saat 08:30’da yola koyuldu. Geleneksel eğitimini Yunus verecekti. İlk olarak Yunus geleneksel tırmanış malzemeleri hakkında teorik bilgiler verdi. Takozların, yaylı takozların (Friend, CAM), sikkelerin kullanım yerleri ve kullanım şekilleri hakkında bilgiler verdi. Geleneksel tırmanışta lider tırmanıcının ve artçının görevlerini anlattı. Daha sonra Yunus eğitim aldığımız kayalıktaki kısa bir rotayı geleneksel malzemelerle çift ip tırmandı, tırmanırken bir yandan da yaptığı hamleleri, kullandığı ara emniyet malzemelerini, sağlamlığını açıklıyordu. Yunus rotayı bitirdikten sonra Yunus’un emniyetini alan Murat’da artçı olarak tırmandı. Burada, aldığımız teorik eğitimi pratik olarak da gözlemlemiş olduk. Geleneksel tırmanış bir nebze de olsa kafamızda oturdu. Daha sonra Yunus’la Murat herkesin ip inişi yapması için yukarıda bir istasyon kurdu. Herkes sırayla ip inişi yaptı ve saat 12:20 gibi kamp alanına geri döndük. 13:00’de aynı yere doğru geleneksel malzemelerle dinamik istasyon kurmak için geri döndük. Herkes istediği emniyet aletini kullanarak kendi dinamik istasyonunu kurmaya çalıştı. Yunus güvenlik konusuna çok dikkat ediyordu. Emniyet aleti atmak için yükselenlere ve istasyona oturacaklara spot alınması gerektiğini söyledi.

 

 

İlk istasyonumu birbirine yakın iki takozla kurdum. İş gördü. İstasyonu nutkey ve çekiç yardımıyla topladım. Yunus sürenin azaldığını söyledi. İkinci bir istasyon kurma çabaları içindeydim. Çaktığım tek sikke patlamayacak kadar sağlamdı ama ikinci istasyonumu çift sikkeyle kurmak istiyordum. Çaktığım sikkeye yakın sikke çakılacak başka bir yer bulamadım ve gerekli açıyı tutturabilmek için yaklaşık 10-12 perlonu birbirine bağlayarak bir-bir buçuk metre uzaklıktaki Peker’in çaktığı sikkeden ve kendi sikkemden geçirerek istasyonu kurdum. Sağlam olmasına sağlamdı ama uzun perlon olmaması sebebiyle bir düzine perlonu birleştirmek biraz zahmetliydi. Eğitim sona erdi ve saat 15:30 gibi kamp alanındaydık. Emler zirvesine giden diğer grup da kamp alanındaydı.

Saat 16:00’da tüm ekip kamp alanına yakın bir tepeye (~3400 m) doğru yola koyulduk. Amaç iptal olan zirvelerin yerine kalan boşluğu doldurmak ve elimizdeki krokilerin de yardımıyla çevre tepeler hakkında bilgi sahibi olmaktı. Saat 17:00’de tepedeydik. Daha önceki faaliyetlerde hiç gelinmemiş bir yer. Fakat hemen hemen tüm zirvelerin, geldiğimiz yolun, bir sonraki kamp alanına gideceğimiz yolun görülebildiği çevreye hakim bir tepeydi. İncelemeler sona erdikten sonra 17:25’te yola çıktık ve 18:15’de kamp alanına vardık. Kamp alanına vardığımızda bu gece bivak yapacak yedi kişilik ekip açıklandı ve yarın yapılacaklardan bahsedildi. Saat 21:00’de bivakçıların  hazır olması gerektiği söylendi ve aksi bir durum söylenmedikçe tüm kamp boyunca 21:00’in mutlak sessizlik saati olduğu söylendi. Bizim çadırdan Hakan bivak için seçilmişti.

 

01 Temmuz Çarşamba

Saat 07:00 gibi Hakan bivaktan döndü ve çadır grubu olarak kahvaltımızı yaptık. Saat 09:00’da herkes tek sıra halinde hazırdı. Biz Emler’e gidecek grup olarak 09:05’te hareket e başladık. Diğer grup ise geleneksel eğitimi alacaktı. Verilen tek molanın ardından 11.05’de Emler Tepesi (3723 m) zirvesindeydik. Zirveden Demirkazık çok net bir şekilde görülebiliyordu. Bunun dışında bölgedeki tepelerin krokiden incelemesi yapıldı. Zirve defterine adımızı yazıp birkaç fotoğraf çekildikten sonra 12:20’de zirveden kamp alanına doğru harekete geçtik. 12:45’te Çelikbuyduran’a yakın bir yerde on dakikalık bir mola verdik ve buradan kamp alanına gelişim ekibi olmadan kendi başımıza dönmemiz istendi. 13:55’te kamp alanına vardık. Serbest olduğumuz ama kamp alanından fazla uzaklaşmamız gerektiği söylendi.

14:40’ta bir çember oluşturduk ve toplu bir şekilde düğüm sınavı olduk. Berkcan sonuçları deftere not aldı. Düğüm sınavından sonra yine serbesttik ama saat 16:00’da diğer grup da geleneksel eğitiminden dönüyordu. Onlar da düğüm sınavı olacaktı ve ortalık karışmasın diye bizim grup krokileri yanımıza alıp  Şükrü’yle birlikte kamp alanına 10 dk mesafede bir tepeye gittik. Burada herkes tek tek Şükrü’ye elindeki kroki yardımıyla bölgedeki tepelerin isimlerini söyledi. Bir nevi sınav gibiydi ama asıl amaç kroki/harita okumayı öğrenmekti. Herkes bitirdikten sonra kamp alanına doğru yol aldık. 17:40’da kamp alanına varmıştık. Bu sırada diğer grup ip toplama eğitimi alıyordu.

 

 

 

Yusuf’da bizim gruba ip toplama eğitimi verdi. 17:50’de hep beraber oyun oymaya başladık. 18:40’ta bitti. Oyunu pek beceremedik desem yeridir. O yüzden ayrıntılı bir şekilde değinmeyeceğim, sadece polle oynanan bir oyun olduğunu bilmeniz yeterli.  Serbest olduğumuz ve 20:30’da yeni bir oyun için tekrar tek sıra olmamız gerektiği söylendi. Herkesin yemeğini yiyip sıcak sıvı alması için yeterli vakit vardı. Bu seferki oyun pursikle oynanan bir oyundu ve bir önceki oyuna göre hayli keyifli bir oyundu. Saat 21:40 gibi oyunu bıraktık ve 22:00 tüm bivakçıların hazır olması gerektiği söylendi. Bu akşam bivak sırası bendeydi. Toplamda sekiz kişiydik ve iki tane iki kişilik iki tane de tek kişilik bivak vardı. İki kişilik bivaklarda üç kişi yatılacaktı. Genişliği 150 cm olan bivakta üç kişi yatmak pek rahat olmuyor. O yüzden tulumunuza güveniyorsanız tek kişilik bivakta yatmaya bakın.

 

02 Temmuz Perşembe

Saat 06:00 gibi Ali bivakçıları uyandırmaya geldi. 08:00’de kamp yüküyle hazır olup ikinci kamp alanına (Karagöl) yol alacaktık. Önce çadırların içini boşalttık ve dış tenteyi çıkarıp güneşe kurumaya serdik. Yağmur gibi bir şey söz konusu olmasa da gece buzlanmalar nemlenmeler oluyor. Ortalık biraz düzene kavuştuktan sonra kahvaltımızı yaptık ve son düzenlemeleri yapıp çantaları toplarladık. Saat 08:00’de tüm ekip kamp yüküyle tek sıra halinde harekete hazır bir şekilde beklemekteydi. Uzun yolculuğun ilk adımı atıldı ve yolculuk başladı. Saat 09:30’da yirmi dakikalık ilk molamızı verdik.

 

 

10:45’te Adsız Tepe’ye geldik ve mola verdik. Berkcan isteyenlerin 10 dakikalık mesafedeki Adsız Tepe zirvesine çıkabileceğini, 11:20’de harekete başlayacağımızı ve geç kalmamamız gerektiğini söyledi. Birkaç kişi dışında herkes zirveye çıktı. Çevreyi inceledik. Açıkçası pek de güzel bir manzaraya hakim bir zirve değil. Eğer buraya geldiğinizde çok yorgunsanız uzun molanızı dinlerek değendirseniz pek de bir şey kaçırmış olmazsınız. Zirve defterine adımızı yazıp birkaç fotoğraf çekildikten sonra inişe geçtik.

Saat 12:35 civarı karlı, dik bir inişe denk geldik. Burada tüm başlangıç ekibi batonları çantaya sabitleyip yürüyüş kazmalarıyla yola devam etti. Kayıp düşme riski olan bir yerdi ve aramızda üçer dörder metre mesafe bırakarak tek sıra halinde yürüyüşe devam ettik. Yaklaşık 30-40 metrelik bir mesafeydi. Herkes tamamladıktan sonra kazmaları çantaya sabitleyip ekstra bir mola vermeden batonlarla yola devam ettik. 13:15’de su kaynağında 20 dakikalık bir mola verdik. Burada istersek kasklarımızı çıkarabileceğimiz söylendi. Kamp alanına yaklaşık 20 dakika yakınlıktaki başka bir su kaynağında da bir mola verildikten sonra 15:15’de yeni kamp alanına varmıştık. Maden Vadisi, Karagöl. Karagöl’ü ilk görüşünüzde gözlerinize inanamayacaksınız.

Çadırları kurup 16:30’da geleneksel eğitimi için hazır olmamız gerektiği söylendi. Kamp kurduğumuz yerde turistik firmalara ait çadırlar da vardı ve onların su kaynağını kullanmayı planlıyorduk. Fakat kimse olmadığı için su kaynağı da kapalıydı. Gölün yukarısındaki kardan eriyen suyun oluşturuğu ufak bir kaynak vardı. Orayı kullanmamız ama gece yatmadan önce yeterli stoğu yapmamız gerektiği söylendi. Çünkü gece kaynağın donması ihtimal dahilindeydi. 16:30’da kamp alanına yaklaşık 10 dakika mesafedeki bir yere gittik ve burada  geçen seferki gibi herkesin geleneksel malzemelerle kendi dinamik istasyonunu kurması istendi.

 

 

 

Çalışacağımız alan büyüktü ama ekibin büyük olması ve malzeme sayısının az olması sebebiyle ilk istasyon çalışması kadar verimli geçmedi. Ama bir yandan daha da verimli geçti denilebilir. Yanlış çakılan bir kaç sikke vardı ve sikkeler konusu üzerinde biraz daha duruldu ve biraz daha detaya inildi. 18:20’de kamp alanına geri döndük. Bizim grubun ilk kamp alanında ip eğitimini tamamlamaya fırsatı olmamıştı, eğitimi almıştık fakat herkes tek tek dört ipi de toplamamıştı. Yunus’un gözetmenliğinde hepimiz sırayla dört ipi de çözüp topladık. İp toplama işlemi bittikten sonra serbesttik. Bu akşam bivak yoktu ve haricen bir duyuru yapılmadığı için mutlak sessizlik 21:00’di.

 

03 Temmuz Cuma

Saat 09:00 tek sıra olduk ve bizim grubun geleneksel eğitimine gittiğimiz kayalığın biraz üzerinde kalan Karakule’nin setinden 60 metre ip inişi yapmaya diğer grubunsa kendi kuracakları istasyondan ip inişi yapmaya gideceği söylendi. Karakule’de istasyonumuz hazırdı. Berkcan ve Şükrü, dün geleneksel eğitiminden sonra kurmuşlardı istasyonu. Başlamadan önce Şükrü rotadaki kayaları temizleyerek ip inişi yaptı. Çürük kaya çok fazlaydı ve uzun bir iniş olduğu için ip sürekli setlere takılıyordu. Temizlik ve ip açma işi bayağı bir vakit aldı. İşlem tamamlandıktan sonra sırayla hepimiz iniş yaptık. Şu ana kadar yaptığımız en uzun ip inişiydi ve bir hayli keyifliydi. İnişler tamamlandı ve saat 13:05’te kamp alanına geri döndük. Diğer grup gelene kadar serbesttik. Diğer grup saat 16:00’da geldi. İstasyon kurma sırasında diğer grupların işine karışanlar olduğu için Yunus biraz sinirliydi ve bu durumu dile getirdi. Günün geri kalanında bir şey yapmayacağımız söylendi. Yarın eğitimden sonra balıkçıya doğru  16 kilometrelik uzun bir yolculuk bizi bekliyordu ve erken yola çıkmamız gerekiyordu. Kendi kurduğumuz istasyondan inme eğitimi bir hayli vakit aldığından dolayı yarın istasyon kuracak grup için tek sıra saati 07:00 olarak duyuruldu, diğer grupsa 09:00’da hazır olacaktı. 22:00’de bivakçıların hazır olması gerektiği söylendi. Bu gece bizim çadırın bivak gülü Rıdvan’dı.

 

04 Temmuz Cumartesi

Bu sabah erkenciydik. Saat 05:00 gibi Rıdvan bivaktan geldi ve hazırlıklarımız başladı. Kahvaltılarımızı yaptıktan sonra geleneksel malzemeleri yüklenip 07:00’de tek sıra halinde hazırdık ve yola koyulduk. Yaklaşık yarım saatlik bir yürüyüşün ardından istasyon kuracağımız alana geldik ve 4-4-3 olmak üzere üç gruba bölündük. Bizim grup Hakan, Rıdvan ve bendik. Gelişimin kurduğu back-up istasyonlar dünden hazırdı ve gruplar sırayla kendi istasyonlarını kurmaya gitti. Her grubun istasyonu kurmak için yarım saati vardı ve istasyon kurulduktan sonra gruptaki herkes sırayla ip inişi yapacaktı. Biz ikinci gruptuk. İstasyon kurma sırasında dikkat edeceğimiz hususları grup olarak yine gözden geçirdik. Bize kullanmamız için üç yüzey verilecekti ve üçümüz de birer yüzeye bakıp sikkelik yer arayacaktık. Amacımız tek sikkeyle iniş yapmaktı.

 

 

Sıra bize geldi ve görev dağılımını yaptık. Grup olarak aramızdaki iletişim çok güzeldi ve herhangi bir tartışma, münakaşa yaşamadan verimli bir şekilde çalışıyorduk. Hakan çok güzel bir yer buldu ve lost arrow sikke’yi çakmaya başladı, daha sonra biz de kontrol ettik ve ekip olarak sikkenin yeterli güvenlikte olduğuna kanaat getirdik. Eğitmenimiz Yunus da kontrol etti ve neredeyse bolt kadar sağlam olduğunu söyledi. Yaklaşık 7 dakikada istasyonu kurduk fakat iplerde düğüm oluştuğu için ipi toplamamız biraz vakit aldı. Çok da gecikmeden inişe başladık. Bizden sonra bir grup daha vardı onlar da tamamladıktan sonra yola koyulduk. Yunus bizim çaktığımız sikkenin çok derinde olduğunu çıkarsak bile tekrar kullanılmama ihtimali olduğunu söyledi. Bu yüzden hatıra olarak sikke orada bırakıldı. Saat 11:15’te kamp alanındaydık ve hafiften kamp yükünü toplamaya başladık. Diğer grup da 12:00’de kamp alanına döndü ve saat 13:00’te tüm kamp yüküyle hazır olmamız gerektiği söylendi. Hazırlıklar tamamlanıp Karakule manzarasında toplu fotoğraf çekildikten sonra 13:00’de yola koyulduk. Toplamda iki mola vererek saat 16:25’de balıkçıya ulaştık.

 

 

 

Burada Salim Abi’ye bıraktığımız eşyaları teslim aldık ve içeriye geçtik. İlk olarak temizlik ve dinlenme faslı başladı. Daha sonra İbrahim Abi ve Hasan Abi’nin sıkı pazarlığı sonucunda güzel bir fiyat aldık ve 28 kişi 80 balığı afiyetle yedik ve kişi başı 10 lira gibi komik bir rakam ödedik.

Saat 20:00 gibi bireysel faaliyet toplantısı başladı. Biraz kalabalık bir ekiptik ve toplantının bir hayli uzun sürmesi bekleniyordu. Bekleme esnasında muhabbetler muhabbetleri açtı, oyunlar oyunları kovaladı ve 01:20’de bireysel toplantılar sona erdi ve hep beraber karpuz yedik. 10 dakikalık bir genel faaliyet toplantısının ardından saat 02:00’ye doğru uykuya çekildik.

 

05 Temmuz Pazar

07:15’te toplu bir şekilde uyandık ve İbrahim Abi’nin dünden ayarladığı kahvaltıyı beklemeye koyulduk. Çok geçmemişti ki aracın sesi duyuldu. Şahane bir geleneksel kahvaltının ardından 09:15’te son ip inişi için yola koyulduk.  Yaklaşık yarım saatlık bir yürüyüşün ardından iniş yapacağımız balkonun yakınlarına gelmiştik. İstasyon kurulduktan sonra sırayla ip inişine başladık. 14:15 gibi tüm ip inişleri sona erdi ve kamp alanına doğru yola koyulduk. Saat 16:00’da otobüs Pınarbaşı Köyü’ne geldi ve Niğde merkeze doğru yol aldık. Şehirde İbrahim Abi’nin ayarladığı bir yerde karnımızı doyurduk ve 18:30 gibi otogara geçtik. 19:00’da otobüsümüz harekete geçti ve başlangıç eğitiminin en zorlu ve en keyifli faaliyeti sona erdi.

Başlangıç sayısının fazlalığı, gelişim sayısının azlığı ve olumsuz hava koşulları yüzünden yapılan zirve sayısı açısından pek yoğun bir faaliyet olmasa da geleneksel tırmanış eğitimi açısından çok verimli bir faaliyetti. Geleneksel tırmanışa daha çok değer verdiğimden benim için son derece dolu bir faaliyetti diyebilirim. Emeği geçen tüm arkadaşlara tekrardan teşekkür ederim.

 

Tavsiyeler:

• Gıda ayarlamalarına son derece özen gösterin. Yazının başında da bahsettiğim gibi net bir şey oluşturun. Ara öğünleri de sayılı ve gramlı ayarlayın. Esktra bir yük asla taşımayın. Diğer çadır gruplarından bir şey istememeye çalışın. Unutmayın ki herkes kendi yiyeceği kadar yük taşıyor ve hiç kimse böyle bir faaliyette fazladan yük taşımak istemez. Kendi sorumsuzluğunuzun cezasını asla başkasına çektirmeyin.
• Peynirleri, sucukları ve vakumlanmaya uygun diğer gıdaları öğün öğün bölerek vakumlattırın. Böylelikle ürünleri bozulmadan son güne kadar taze bir şekilde tüketebilirsiniz.
• Mümkünse faaliyete katılacağınız çadır grubunu kendiniz belirleyin ve üç kişi olsun.
• Baton bu faaliyetin olmazsa olmazı. Asla batonsuz gelmeyin.
• Yürüyüş sırasında yavaş gidenlerin tempoyu belirlemesine ve kendilerini zorlamadan yürüyüşe devam etmelerine özen gösterin. Mümkün olduğunca kopmalar ve gereksiz duraksamalar yapmadan yürüyüşleri tamamlayın.
• Çadırı grubu içerisinde yük paylaşımına özen gösterin, yanınıza ekstradan eşya(yedek pantolon, yedek t-shirt…) asla almayın.
• Eğitimler sırasında, özellikle; istasyon kurma eğitimleri sırasında başkasının işine asla karışmayın.
• Ekip arkadaşlarınıza karşı sabırlı olun. Mümkün olduğunca tartışmalardan kaçının.

 

_________________________________

 

Bölge: Aladağlar / Niğde

Tarih: 29 Haziran – 05 Temmuz 2015

Ekip: 23 Başlangıç, 7 gelişim/gelişim üstü/eğitmen

Yazan: Selin İnce
28 HAZİRAN PAZAR

Faaliyet öncesi hazırlıklarımızı tamamlamış şekilde saat 15.00 da kulüp odasının önünde toplandık. Yusuf ve Berkcan çantalarımızdaki eksik ve fazlalıkları kontrol ettikten ve teknik malzemelerimiz dağıttıktan sonra hep beraber çarşıda yemek yiyip feribotla üsküdara geçtik. Kalabalık ekibimize şaşkın bakışlar arasında harem’e vardık 🙂 Otobüsümüz saat 19’da hareket etti ve yolda Yusuf’un dağıttığı Aladağlar haritasıyla faaliyet bölgelerini inceleme fırsatı bulduk.

29 HAZİRAN PAZARTESİ

Sabah saat 7 civarı Niğde otogara vardık ve çamardıya geçtik. Burada yine Salim abi traktörüyle bizi bekliyordu. Bizde son hazırlıklarımızı tamamladıktan sonra yolculuğumuza başladık. Saat 10.30 da gelincik kayalarında traktörden indik ve saat 11.00 da yürüyüşümüz başladı. Saat 12.30 da Kapı’dan geçtikten sonra ilk yarım saatlik molamızı verip 12.55 te tekrar yürüyüşe geçtik. Birkaç arkadaşımızın kendini kötü hissetmesiyle 13.45’te 10 dakikalık 2.molamızı verdik.

 

 

Sonrasında 14.55 ve 16.20 de olmak üzere iki mola daha verip saat 17.20’de son mola yerimiz olan Çelikbuyduran boğazına vardık. Yol boyu hava ne çok sıcak ne de çok soğuktu, yalnız molalardaki sert rüzgarlarda biraz üşüyorduk. Burada da haritalarımızda aldığımız yolu inceleyip,dinlendikten sonra saat 17.45’te kamp alanına doğru yürüyüşe geçtik. Saat 18.50’de ilk kamp alanımız olan Yedigöller kamp alanına vardık. Tüm yol boyunca ve kamp alanına vardığımızda yüzümde sürekli bir gülümseme hakimdi. Yolun büyük kısmını çarşaklar oluşturuyordu ve uzun mesafe yürüyüp irtifa almamıza rağmen kendimi hala çok iyi hissediyordum. Sanırım kısmen daha rahat geçen kaya döneminden sonra bu zorluğu özlemiştim. Kamp alanımız çok güzeldi, yanında su kaynağımız bulunuyordu hatta küçük taze soğanlarımız. Hemen çadırlarımızı kurup, yemek yiyip sıcak birşeyler içtikten sonra güzelce uyuyup dinlendik.

 

 

30 HAZİRAN SALI

Sabah saat 8’de tüm başlangıç ekibi sıradaydık. Eğitmenlerimizin oluşturduğu iki gruptan benimde içinde olduğum 1.grup bugün Emler zirve yapıcaktı. 2.grupta geleneksel malzeme eğitimine gidicekti. 1.grup olarak Berkcan,Yavuz ve Ali ile saat 08.30’da yürüyüşe başladık. Biz zirveden görebileceğimiz diğer zirveleri konuşurken saat 10.50’de her tarafı bulutların kaplamasıyla 3500’lerde ara vermek zorunda kaldık. Neyse ki biraz sonra havanın açılmasıyla devam ettik ve 11.30’da Emler zirvedeydik.(3723)

 

 

 

Şimdiye kadar ki ilk büyük zirvemiz olduğu için çok heyecanlı ve mutluydum. Orada bulunmak bir kez daha bu işi neden yaptığımı ve yapacağımı anlamamı sağlamıştı. Yaklaşık bir saat zirvenin tadını çıkardık. Fotoğraflar çekip,zirve defterine isimlerimizi yazdıktan sonra 12.30’da inişe geçtik ve 13.50’de kampa vardık. Bir saat kadar sonra diğer grubunda kampa gelmesiyle saat 16.00’da kamptan çıkıp 17.00’da yedigöller içinde bir tepeye varıp H3,H4,Emler,Direktaş,Hürtepe,Sematepe gibi görünen zirveleri inceledik. Sonrasında kampa döndüğümüzde bivakta kalacak ilk kişiler söylendi. Bende bu gruptaydım. Saat 21.00’da bivak için hazır olmak üzere çadırlarımıza çekilip yemek yiyip,sıcak sıvı aldık. Bivakta uyumak kesinlikle çok güzel bir tecrübeydi .Uyuyana kadar gökyüzünü izliyorsun,uyanıyorsun gökyüzüne bakıyorsun ve gerçekten üşümüyorsun. En azından ben iki kişilik bivakta üç kişi yattığımız için hiç üşümedim.

1 TEMMUZ ÇARŞAMBA

Sabah erkenden uyandırılıp çadırlarımıza geçtik.Bugün bizim grup geleneksel malzeme eğitimine,diğer grup Emler’e gidicekti. Saat 09.00’da tüm ekip hazırdık. Eğitim alanımız kampın hemen yakınındaydı, Yunus malzemeleri anlattıktan sonra ip inişi yaptık ve kampta yarım saatlik bir moladan sonra tekrar eğitim alanına gelip geleneksel malzemeleri kendimiz deneyerek,Yunus ve gelişimdeki arkadaşlarında kontrolüyle kendi istasyonlarımızı kurup,oturduk.

 

 

Teoride öğrendiklerimizi pratikte uygulamak hem daha zevkli hem daha akılda kalıcıydı. Eğitimimizi tamamlayıp kamp alanına geldiğimizde sürpriz bir şekilde düğüm sınavı olduktan sonra ip toplama eğitimi verildi ve hepimiz sırayla ip topladık. Ardından yine özenle seçilmiş ve tabiki sabır isteyen bir oyun oynadık ve bir buçuk saatlik aradan sonra akşam tekrar farklı bir oyun için toplandık. Oyunların içeriğini anlatmak istemiyorum ama her zaman ki gibi ilginç olduklarına emin olabilirsiniz. Özellikle son oynadığımız oyun oldukça eğlenceliydi ve farklı manzaralara tanık olabiliyorsunuz. Tabi bunun karşısında gelişim ve üstü arkadaşlarımızın bizden daha çok eğlendiğide bir gerçek. Oyunlarımızı da oynadıktan sonra bugünün bivakçıları söylendi ve bu kamp alanındaki son gecemizde çadırlarımıza geçip ertesi gün için dinlendik.

2 TEMMUZ PERŞEMBE

 

 

 

Sabah 08.00’da 2.kamp alanımıza doğru yola çıktık. Bir saat kadar yürüdükten sonra ilk küçük molamızı verdik. Saat 10.45’te Adsız tepeye çıkan noktada 20 dk’lık ikinci molamızı verdik. Zirve çok yakın olduğu için Berkcan isteyenlerin bu sürede zirveye gidebileceklerini söyledi.Sadece birkaç kişi eksikle tüm başlangıç olarak 10 dk’lık bir mesafe sonrası Adsız Tepe zirvedeydik.(3517) Zirveye isimlerimizi bırakıp fotoğrafımızı çektikten sonra mola yerine geri döndük ve biraz sonra tekrar yürüyüşe geçtik.Saat 15.15’te ikinci kamp alanımız olan Karagöl kamp alanına vardık.

 

 

Buradaki su kaynağımız çok küçüktü ve sabahları donuk olduğu için sularımızı akşamdan dolduracaktık. 2.kamp alanımız kesinlikle çok daha güzeldi. Göl manzaralı çadırlarımızı kurup biraz dinlendikten sonra saat 16.30’da geleneksel eğitimi için toplandık. Kamptan 15 dk’lık uzaklıkta tekrar geleneksel malzemeleri deneyerek istasyonlarımızı kurduk. Eğitimden sonra kampa döndüğümüzde her zamanki gibi yemek yiyip,birşeyler içip çok güzel ve rahat bir uykuya çekildik.
3 TEMMUZ CUMA

Sabah 09.00’da eğitim için toplandık. Bugün 1.grup olarak geleneksel malzemelerle kendi istasyonumuzu kurmaya gidicektik.2.grupta ip inişine gidicekti. Kamptan yarım saat uzaklıkta eğitim alanımıza geldik. Gelişim ve üstü arkadaşların backup almasıyla,3 kişilik gruplar halinde sırayla istasyonlarımızı kurup,kendi istasyonumuzdan indik. Ben,Vedat ve Okay 2 sikke 1 cam ile istasyonumuzu kurup ip inişimizi yaptık. Gerçekten çok güzel bir deneyimdi. Aslında tek bir sikkemiz bile o kadar sağlamdı ki sadece 1 sikkeylede iniş yapabilirdik. Fakat ilk tecrübemiz olduğu için herkes kullanabildiği kadar malzeme kullanmaya çalıştı. Eğitimimizi tamamladıktan sonra saat 16.00’da kamp alanına döndük. Diğer grupta kamp alanına gelmişti ve bugünkü eğitimlerden sonra saat 22.00’a kadar boştuk. Havada biraz serinlemişti,bol bol dinlenip kamp alanının tadını çıkardık.Akşam hep beraber oturup çay eşliğinde muhabbetler ettik. Son akşamımızı keyifle geçirip,son bivakçılar bivaklarına,bizde çadırlarımıza çekildik.

4 TEMMUZ CUMARTESİ

Bugün istasyon kuracak ekip sabah 07.00’da kamptan ayrıldı.Bizde 09.00’da hazır bir şekilde Berkcan ve Şükrü’nün kurduğu istasyondan sırayla 60 m ip inişi yaptık. İp inişleri çok eğlenceliydi ve ilk ip inişi eğitimimizdeki küçük tedirginliğimizi hatırlayınca şuan ki müthiş fark oldukça mutlu ediciydi. Eğitimimizi tamamlayıp saat 12.00’da kampa döndük. Dönüş için toplanıp, aile fotoğrafımızı da çektikten sonra saat 13.00’da yürüyüşe başladık.Bu yıl zaman olmadığı için göle girilemeden kamptan ayrıldık. Ben yüzme bilmediğim için zaten giremeyecektim bu yüzden arkadaşlar için çokta üzüldüğüm söylenemez 🙂 Sıkıcı araba yolundan ilerleyip,2 mola vererek saat 16.45’te balıkçıya vardık. Ya biz çok açtık ya da balıklar gerçekten çok lezzetliydi ama müthiş bir akşam yemeğiydi. Karnımız doyduktan sonra, bireysel toplantılar başladı. Sırayla gelişim ve üstü arkadaşlarımızın oluşturduğu konseye çağrıldık. 🙂 Bireysel toplantıların hepimiz için gerçekten çok faydalı olduğunu düşünüyorum ve bu faaliyette beni en mutlu eden şeyde bu toplantım oldu.  Saat 01.30’da bireysel toplantıların bitmesiyle genel toplantımızıda yaptıktan sonra sabah 07.15 te uyanmak üzere hep beraber uyuduk. Sabah İbrahim abimizin hazırlattığı müthiş kahvaltımızla güne başlayıp 09.45 te ip inişi için balıkçıdan ayrıldık. 20 dk’lık mesafedeki eğitim alanımıza geldik.Tüm faaliyet boyunca yaptığımız en zevkli ip inişiydi.

 

 

Yarısı negatifti ve ayaklarımızın kayadan ayrılmasıyla boşlukta olmak çok güzeldi. Keşke biraz daha uzun olsaydı. Son eğitimimizi de tamamlayıp dönüş için balıkçıya geldik. Son hazırlıklarımızı tamamladıktan sonra saat  16.00 gibi otobüsümüz geldi. Merkezde yemeğimizi yiyip saat 19.00’da Niğde otogardan İstanbul’a yola çıktık.

6 TEMMUZ PAZARTESİ

Sabah 06.00 da Harem otogardaydık.Kulüpten aldığımız malzemeleri teslim için okula geçtik ve bir faaliyeti daha geride bırakmanın mutluluğuyla vedalaştık.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER : Bu faaliyet için yanınızda güneş kremi bulundurmanız hayati bir önem taşıyor. Bunun yanında pahalı olmayan batonlar ve tabii ki bilekli bir bot işinizi çok kolaylaştıracaktır. Hava geceleri gerçekten serin olduğu için kışlık tulumla gitmenizi öneririm. Yemek ihtiyacı için kişi ve öğün sayısını dikkate alıp,uzun bir kamp olduğu düşüncesiyle gereğinden fazla yiyecek,içecek getirmemeye çalışın. Bunun dışında zaten kamp öncesi duyuru ve kontrol yapılacaktır.

Son olarak önceki yıllara göre karın fazla olması nedeniyle çok zirve yapamadığımız için yoğun bir faaliyet olamasa da,önceki faaliyetlerimizden daha farklı,daha zorlu olan ve tamda böyle olduğu için çok daha güzel geçen,öğrendiklerimizi bolca tecrübe etmemizi sağlayan bu faaliyet için, canım çadır grubum ve tüm başlangıç ekibi arkadaşlarıma,gelişim ve gelişim üstü arkadaşlarım Yusuf,Şükrü,Yavuz,Murat ve Ali’ye,eğitmenlerim Berkcan ve Yunus’a çok teşekkür ediyorum. Hep beraber nice faaliyetlere 🙂