Tarih: 26-27/01/2019
Kamp Alanı: Maden Bölgesi/Uludağ
Ekip: 12 Gelişim, 4 Eğitmen
Yazan: Cansu Çakır
Malzemeler: 3 çift yarım ip, 3 tam ip, teknik kazmalar, leashler, tam otomatik kramponlar, yürüyüş kramponları, sikke, Cam set, takoz set, ekspresler, kilitli karabinalar, perlonlar, kişisel emniyet malzemeleri, ilk yardım çantası
3 Ocak Perşembe günü eğitmenimiz Mahmut’un maili ile miks tırmanış eğitiminin tarihi belli oldu ve faaliyete katılacaklar belirlenmeye başlandı. Tam taban ayakkabısı olmayanlar arayışlara geçti. Çadır grubum Mahmut ve İbrahim ile 25 Ocak Cuma günü kamp alışverişini yaptık ve aynı gün tüm ekip Yıldız önünden araç ile yola koyulduk.
26 Ocak Cumartesi
Gece Bursa’dan gelişimden arkadaşları ve eğitmenimiz Sefa’yı alıp bir çorbacıya uğradık. Vejetaryenlere yönelik sadece salata vardı. Yemek esnasında birçok kaynaktan hava durumunu kontrol ettik. Rüzgar bazı kaynaklarda 15-20km/sa iken bazı kaynaklarda 75km/sa gösteriyordu. Oteller bölgesine vardığımızda ikincisinin doğru olduğunu kısa bir sürede anladık. Yürüyüş esnasında yükümden dolayı rüzgara karşı koyamadığım zamanlarda Bora’nın yardımıyla yıkılmadım. Hava hafif sisliydi.
Kampa vardığımızda çadırları kurup kısa bir mola verdik. Teknik malzemeleri yüklenip kramponlarımızı ayarladıktan sonra 10 civarı tırmanış alanına doğru yola koyulduk. Eğitim alanına vardığımızda hızlı istasyon kurabilecek üç kişinin top-rope rotalar için istasyon kurması istenildi. Özcan, Bora ve İbrahim istasyon kurmak için ekipten ayrıldı. Geri kalanlar olarak Etik Ol’un sağındaki kar kulvarına üçerli gruplar şeklinde tırmandık. Çok kısa bir kayalık bölüm vardı ve burada krampona ne kadar güvenmediğimi farkettim. Aynı zamanda ödünç aldığım plastik botlar donduğundan ve sol ayak bileğime sürekli battığından giyememiştim ve Şükrü’nün botlarıyla tırmanıyordum. 4 numara büyük olmasına rağmen çok daha rahattı fakat ayağım içinde sürekli kayıyordu. Sonrasında 2 rotada ve Etik Ol’da sırayla top-rope tırmanmaya başladık. Ben Etik Ol’dan sonra soldaki rotaya girmiştim ve çoğu kişi gibi tırmanamadım. Kayadaki gibi ayakkabıları yüzeyde sürtmeye yelteniyordum. Küçük kaya çıkıntılarına basmaya güvenmiyordum ve kesinlikle dry-tooling çalışmam gerektiğine karar verdim. Krampon tekniğim kötü olduğundan kazmalara fazla yüklenerek kol ile sırt kaslarımı gereksiz yoruyordum.
Eğitim sonrası kampa döndüğümüzde korkunç bir senaryo ile karşı karşıyaydık. 6 çadırdan üçü kullanılamayacak durumdaydı. Dolayısıyla herkes diğer çadırlara geçti. Üç çadırda sırayla 5-5-6 kişi kalarak geceyi geçirecektik. Havanın iyice bozmasıyla geceyi çadırlarda geçirmeye karar verdik. Bizim çadırda tüm eğitmenler, ibo ve ben olmak üzere 6 kişi kalıyorduk. Çadır üç kişilikti. Nasıl uyuyacağımız konusunda biraz beyin fırtınası yaptıktan sonra geceyi sıcacık bir şekilde uyuyarak geçirdik. Sabaha çoğumuzun ayağı uyuşmuştu çünkü herkes birbirinin ayağını yastık olarak kullanmıştı.
27 Ocak Pazar
Sabah botlarıma girmek için azimliydim çünkü eğitime Şükrü katılıyordu ve ayakkabılarım yüzünden eğitimden mahrum kalmak istemiyordum. Sabah 9 civarı tekrardan aynı eğitim alanına doğru yola koyulduk. Önceki gün çıkamadığımız rotaları tırmanacak ve Etik Ol’da lider simülasyonu gerçekleştirecektik. Öykü ile ben Etik Ol’un istasyonuna doğru yöneldik, dünkü istasyon kuran ekip de diğer iki rotaya yöneldi. Tekrardan rotalar açıldıktan sonra tırmanışa geçtik. İlk lider simülasyonunu denemeye karar verdim. Gece yağıştan sonra rota tamamen toz kar ile kaplanmıştı. Bana göre önemli olan rotayı tamamen tırmanmaktan ziyade rotada malzeme atacak yerleri karları süpürerek keşfetmekti. Normalde malzemesiz de tırmanılabilecek bir rotaydı zaten. Eğitmenimiz Şükrü herkese 20 dakika süre tanıdı ve bu sürede en az 5 malzeme yerleştirmemizi istedi. Ben yanlış hatırlamıyorsam 4 malzeme atabilmiştim. Benden önce tırmananların malzeme yerleştirdiği çatlakları kullanmadan kendim kazarak bulmayı tercih ettim ve oldukça keyifliydi. Bembeyaz bir keşif serüveni gibiydi.
Etik Ol’dan sonra zorlu top-rope rotalardan sağdakine girdim ve oldukça kolay tırmanılıyordu. Bu rotayı tırmanan çoğu kişi ellerinde yanma hissinin olduğundan bahsetmişti. Bu nedenle kollarıma kan akışının yavaşladığını hissettiğimde mola verip aynı spor tırmanıştaki gibi kollarımı yukarı-aşağı salladım. Bu sebepten midir bilmiyorum ama yanma hissini hiç yaşamadım. Monopoint kramponlar sınırlı olduğundan ilk gün sürekli değiş-tokuş yapıyorduk. Bugün ise üşenip tüm rotaları yürüyüş kramponuyla tırmanmaya karar vermiştim ve sıkıntı yaşamadım. Uygun bir ayakkabı ve teknik kramponla ileride çok daha iyi tecrübelerim olacağından eminim fakat eğitim için bu kadarı fazlasıyla yeterliydi.
Eğitim sonrası kampa geri dönüp toparlanmaya başladık. 16 civarı kamptan ayrıldık ve faaliyetimiz son bulmuş oldu. Eğitim öncesi dry-tooling çalışmanın oldukça faydası olacağını düşünüyorum.
Bu eğitimin gerçekleşmesinde emeği geçen tüm eğitmenlerime ve kulübüm YTÜDAK’a teşekkürlerimi sunuyorum.