Faaliyet: Eznevit Zirve Tırmanışı
Rota: Eznevit Kuzey-Batı Sırtı (Aladağlar – Ö. Tüzel S.173 – Homer Yayınları)
Ekip: Burak Çağatay Gülmez, Burak Yıldız, Fatih Balcı, Hakan Coskunfırat, Özlem Tığlı
Teknik Malzeme: Yürüyüş Kazması
Tarih: 27 – 29 Kasım 2009
Yazan: Burak Çağatay Gülmez, Fatih Balcı
Burak, Fatih ve Burak olarak Aladağlara gitme kararı aldıktan sonra, Kurban Bayramı dolayısı ile otobüste yer bulamayacağımızı düşünerekten biletlerimizi erkenden aldık, Niğde İnan firmasından aldığımız biletlerimiz, alırken ısrarla ek sefer olmasın diye belirtmemize rağmen ek sefere kaydırılınca, saat 21:00 olan hareket saatimiz 23:00’e kadar sarktı. (Burada şunu öğrendim; biletin bilgisayar çıktısı olmasına dikkat edin, eski tip el yazısı bilet olunca demek ki istedikleri gibi oynayabiliyorlarmış) Ekibe daha sonradan katılma kararı veren Hakan ve Özlem ise bizden 3 saat önce otobüslerine binmiş ve yola çıkmıştı. 2004 model – 304 otobüsümüz ile Niğde’ye ulaştıktan sonra kahvaltı olayını halledip Hakan ve Özlem ile buluşmak üzere eski otogarın yanındaki Çamardı dolmuşlarının durağına gittik.
Bayram dolayısı ile yoğunluk olmasından dolayı sıkışarak da olsa saat 11:00 minibüsüne bindik. Bu arada traktörcü Salim Abiye ulaşarak bindiğimizi bildirdik. Ancak sonradan öğrendiğimize göre minibüs, Salim Abinin evinin önüne, köye kadar giriyormuş, tekrar arayıp evin önüne geleceğimizi bildirdik. Bir saat onbeş dakikalık bir yolculuktan sonra 12:15 gibi Salim Abinin evine vardık. Hava yaklaşık +10 dereceydi. Burada son hazırlıklarımızı, malzeme paylaşımımızı bitirdik. Salim Abinin Kurban Bayramı vesilesiyle bize verdiği kavurma şöleninden sonra da yola çıkmaya hazırdık artık. Saat: 14:00’de Alıcan Yaylasına gitmek üzere traktöre bindik. Bu arada, Çamardı minibüsünde tanıştığımız Yeditepe Üniversitesinden Kamuran’da bizimle traktördeydi. Kendisi güney bölgesinde tek başına bir tırmanış düzenlemek üzere gelmişti. Traktördeyken, Niğde Jandarmaya tırmanış bölgemizi ve tarihlerini bildirdim. 15:00’de Alıcan Yaylasına yaklaşık 500 metre kala traktörün yer yer batak kardan ilerleyememesinden dolayı, traktörden indik. Salim Abi ve Kamuran ile vedalaştıktan sonra Eznevit yaylasına doğru yürüyüşümüze başladık. Oldukça rahat bir yürüyüşün ardından saat 17:00 gibi yaylaya vardık. Yürüyüş patikası genellikle 10-15 cm kar ile kaplı ancak yürüyüş açısından sorun teşkil etmemekteydi.
Hava kararmadan rotayı inceleyip çadır kurma işlemine geçtik. Havanın tamamen bulutsuz ve açık olmasından ve güneşin batmış olmasından dolayı oldukça soğuktu. Ancak su sorunu yoktu, yalak donmuş olmasına rağmen su akıyordu. Saat 18:00 gibi çadırlarımızı kurmuş, yerleşmiş ve ocaklarımız yakmıştık. Yaylada bizden başka 4 kişilik bir ekip olarak gelen Zirve Dağcılıktan arkadaşlarımız vardı. Akşam yemeklerini yiyip bolca sıcak sıvı aldıktan sonra sabah 04:00’de kalkmak üzere tulumlarımıza girdik. Planımız 06:30’da yola çıkmaktı. Sabah planladığımız gibi kalkarak, kahvaltı yapıp saat tam 06:40’da yürüyüşe başladık. Rotayı daha önceden bilmenin verdiği rahatlık, havanın tırmanışa oldukça uygun olması ve daha önce iz açılmış olması tırmanışımızı oldukça keyifli kıldı. Bir iki noktada slab kayaların zorluk çıkarması dışında neredeyse hiç zorlanmadan ve bolca mola vererek, tırmanışın keyfini çıkararak 11:30’da zirveye ulaştık. Havanın güzel olması zirvede geçirilen vakti iyice uzattı tabi. Diğer zirveleride inceledikten, yemek yedikten ve zirve notlarınıda (Defter yoktu sadece poşet içinde bir iki kağıtta notlar vardı) okuduktan sonra nihayet inişe geçtik. Saat: 13:20 Çıkarken bizi oldukça yoran son dik etabı kayarak indikten sonra, dönüş yolunda geçen tırmanıştan kalan sağ dizimdeki rahatsızlığım tekrar nüksettiğinden arkadaşlarıma geriden geleceğimi bildirdim. Onlar önden giderken sanırım 2 saatlik rahat bir yürüyüşün ardından kampa varmışlar. Bende 4 saatlik ızdıraplı bir yürüyüşün ardından kampa vardım. Döndüğümde çadır arkadaşlarımın hazırladığı sıcak yemek ve çorba dizimin acısını unutturdu tabi.
Ertesi gün dizimin bizi yavaşlatacağını hesaba katarak 06:00da kalktık, toplanma, atıştırma derken 08:30da dönüş yürüyüşüne başladık. Salim abi ile 10:30 diye konuşmuştuk. Dönüşte neyse ki; dizim fazla sorun çıkarmadı. 09:45 gibi Alıcan Yaylasının yaklaşık 500 metre aşağısında beklemeye başladık. Saat 10:00 gibi Salim abi göründü. Evinde yine muazzam bir misafirperverlikle ağırladı. Bu arada Jandarmaya döndüğümüzü bildirdim. Yemek ve temizlenme işlemlerimizi hallettikten sonra 15:30 Çamardı – Niğde arabası ile Niğdeye döndük. Yine bayram olması dolayısı ile oldukça kalabalık olan minibüs bir buçuk saatte Niğde’ye vardı. 18:30ki otobüsümüze binmek üzere otogarda bekledik, Niğde gazozlarımızıda birer ikişer içtikten sonra yine Niğde İnan turizm ile İstanbula döndük.
Burak Çağatay Gülmez: 0 535 394 38 56
Niğde Jandarma: 0 388 711 24 66
Salim Abi (Traktör ile ara ulaşım için): 0 536 365 65 41