Aladağlar Kış Temel Eğitim Kampı – 2

Tarih: 29 Ocak – 03 Şubat 2013

Ekip: 24 Başlangıç – Gelişim Grubu – 5 Eğitmen

Yazan: Kenan Yılmaz

29 OCAK ;

Faaliyet için 29 Ocak günü’ne Gelişim Grubu tarafından otobüs biletleri alınmıştı, ve de o günün belirli bir saatine kadar eksik malzemesi olan arkadaşlar için malzeme dağıtımı ( Ocak , Uyku tulumu ve Çadır) kulübün odasında gerçekleştirildi. Alınan biletlerin üzerindeki otobüs kalkış saatinde çantalarımızla toplanmıştık ve muavin eşliğinde düzenli bir şekilde çantaları bagajlara yerleştirdik.Otobüsümüz saat 22:15 itibari ile hareket haline geçti, ve otobüs neredeyse tamamen YTÜDAK ile doluydu.

30 OCAK;

Her geçen saniye Aladağlar’a yaklaşıyorduk, saatim 00:18’i gösterdiğinde ilk dinlenme molamızı vermiş olduk. Sigara içmek, yemek yemek ihtiyaç gidermek ve hava almak isteyenler vakit geçirirken otobüsün muavininin hareket saatimizin geldiği bildiren anonsu yaptı, ve otobüs saati 00:44’ü gösterdiğinde 26 dk’lık mola son buldu nihayet.  Yol herkes için çok güzel geçiyor gibiydi, Ankara Anadolu Otoyolu üzerinde bulunan Akıncı Gişelerinden saat gece yarısını 02:42 geçerken otobüsün termometresine baktığımda ise dış havanın ölçülen sıcaklığı hereket halinde olduğumuz için -0 ve -2 arası değişerek gösteriyordu.

Saatlerimiz sabahın 07:25’ini gösterdiğinde nihayet Niğde’ye varmıştık. Otogar’ın hemen yanında ki Petrol Ofisinde araç yakıt ikmali için durmuştu, bizde onu fırsat bilip 08:15’e kadar otogarın içinde kahvaltı yaparak gün için ön hazırlık yapmaya başlamıştık, bu  47 dk’lık mola bitince aynı otobüs ile yola devam ettik, Başlangıç grubunu bilmediğini varsayarak sol tarafımızda düzlük üzerinde baş kaldırmış bir bembeyaz dağ görünüyordu, çok geçmeden de gelişim grubundan bir kişi o gördüğümüz dağın Erciyes dağı olduğunu söyledi, devam eden yolculuğumuzda yine sol camımızdan görünen dağ silsileleri arasında dikkat çeken bir dağ vardı,DEMİRKAZIK  tüm ihtişamı, göz alıcılığı ile camımızın hemen ötesinde bizi selamlıyordu.

Petrol Ofisinden çıkışımızdan sonra ki devam eden 47 dakika sonra 9.00’da Çukurbağ mevkii üzerinde durup çantalarımızı indirdik ve herkes son hazırlıklarını tamamlamaya başladı, o sıra da bizi en başından beri bekleyen Salim abi ve diğer arkadaşı ile birlikte 2 traktörlere çantalar sırasıyla yerleştirildi, bizim bulunduğumuz traktör 09:33’te yola çıktı, diğer traktör de bir süre sonra arkamızdan yola koyuldu, yol sürekli araçlar ile üzerinden geçilmediği için yağan karlar yolu görünmez bir şekilde kapatmış bizde o karların üzerinde zincirsiz bir şekilde gidebildiğimiz yere kadar devam ettik, o noktaya gelindiğinde zincir artık gerekli hale gelmişti, 10:07 gibi durup zincirimizi takıp 10 dk sonrası yeniden yola devam edildi, 10:33’te ise Traktör’ün bizi götürebileceği en son noktaya ulaştık.

Diğer traktör de geldikten sonra herkes çantalarını indirmişti ve tek sıra haline geçildiğinde kulübe ait teknik malzemeler Başlangıç grubuna dağıtıldı (Kazma, Kürek, Kar emniyet malzemeleri (Dead Men – T Profil) )  11:25’i gösterdiğinde tek sıra halinde yürüyüşe başladık,  12:13’te 3 dk’lık bir mola verdik. 13:04’te de 15 dk’lık bir mola verdik ve sıcak sıvı aldık, ve de kuruyemiş yiyerek düşen şekerleri normal seviyeye çıkarmaya çalıştık.

14:43’te herkesin olmamızı istediği yer olan kamp alanına ulaştık, 1900m’deki Kocadölek’e. Grubun tamamı geldikten hemen sonra tek sıra haline gelip sağ baştan sayarak bir yoklama alındı, sonra gelişim grubu tarafından çadır alanımız için yer seçildi ve o bölge üzerinde yürüyüp yumuşak karın ezilmesini sağladıktan sonra her çadır grubu kürekleri ile kendi alanını daha da düzleştirerek çadırlarını yerleştirmeye başladı, bazı arkadaşlarımız çantalarını çadırlara yerleştirdi bazıları daha sonraya bıraktı, 17:30’da ise yeniden tek sıra halinde toplandıktan sonra,gelişim grubu tarafından başlangıç grubu çadır alanının etrafına kar duvarı örmemiz gerektiği söylendi.

15 dk sonra ise 5 grup olarak 5 kürek ile değişimli olacak şekilde ayrılarak çadır alanının etrafına dağılarak toz ve yumuşak üstteki toz karı atarak,alttaki sert kardan belirli ölçülerde kalıplar çıkartarak duvarı örmeye başladık, bir süre sonra karanlık çökmüştü ve kafa fenerlerimiz sayesinde devam ediyorduk. 19:05’te ise kar duvarımızı bitirdikten sonra yeniden toplanmamız istendi,yarın sabah saat 08:00’da çadır alanının önünde tek sıra halinde toplanmamız ve de o saate kadar da başka bir eğitimin olmadığı bildirildi ardından ise herkes çadırlarına giderek kimileri uyumayı, kimileri yemek yapıp sıcak bir şeyler içmeyi tercih etti, saat 22:00’da ise mutlak sessizlik hakimdi.

31 OCAK;

Sabah saat 06:30 çadır ekibimiz olarak uyandık,  07:00‘a kadar yaklaşık olarak herkes uyanmış, suyunu kaynatıp termoslara doldurmak ve kahvaltısını yapmakla uğraşıyordu, yavaş yavaş herkes son hazırlıklarını yapıp tek sıra haline geçtikten sonra bugün yapacağımız ilk eğitimin ‘’Kazma Düşüş Eğitimi’’ olduğu söylenip herkesin kask ve kazmalarını alması istendi, poşetler ile üstlerimizi sarmak için kısa bir süre izin verildi ve saat 08:36’yı gösterdiğinde eğitimi yapacağımız dik yamaca doğru tek sıra halinde yürümeye başladık, geçerli saatten 20 dk sonra eğitime yüz üstü kazma düşüş tekniği ile eğitime başladık, tekniklerin yarısı yapıldıktan sonra 15 dk kadar mola verildi ve o arada termoslarını dolduranlar sıcak birşeyler içmeye başladı, kalan yarısı da molanın ardından yapılmaya devam edildi, 12:55 geçe ise kamp gününün ilk eğitimini tamamlanmış olduk,çadırların önünde toplandıktan sonra 16,00’da hazır olunmamız söylendi.

Ancak 15:55’te toplanma saatimiz 30 dk daha uzatıldığı bildirildi ve sıradaki eğitimin ’’Karda Emniyet Alma’’ olduğu söylenmesinin ardından kar emniyet malzemelerini alarak yamaca doğru ilerledi,eğitim bittiğinde saat 17:55’i geçiyordu, her eğitimden sonra yaptığımız gibi yeniden toplandık ve bu sefer  5 kürek ile kampın yanında kar zemininin üzerine kar yığını yapmamız ve ondan da kar mağarası yapmamız istendi, iz açarak yuvarlak bir alan oluşturduk ve alan bizim kar yığını yapacağımız alan olarak belirlendi  herkes çeşitli yerlerde değişimli olarak seçilen yere kar atmaya başladı belirli bir yüksekliğe ulaştığında ise 18:40 geçe karanlık altında artık kar mağarası için yığın yapmamızın sonunun geldiği söylendi, aynı şekilde yeniden toplanıp herkes sabah 08:00’da hazır bir şekilde bekleyeceği bilgisini aldıktan sonra çadırlara dağıldık.

01 ŞUBAT;

Herkes uyumadan önce aklında sadece gece kalkacak mıyız sorusu vardı. Ve o soru yanıtını gece yarısı saat 01:50’de buldu, bir ses sıcacık tulumlarının içinde uyuyan başlangıç grubunu uyandırarak ‘’20 dk içinde herkes tulumları ve çantaları ile tek sıra halinde hazır olacak’’ dedi. Sonuçta tek vücut değiliz,sen hazır olsan da başka arkadaşının ufak bir sorunu vardır ya da biraz ağırdan almıştır bu yüzden geç kalınır bizde öyle yapmış bulunduk, geç kaldık. Saat:02:25 geçe herkes sırt çantaları yürüyüşümüze başladık, Sıyırma vadisinden yürüyüşümüze devam ederken bir süre sonra  geri dönerek kamp alanına doğru yürümeye başladık, 55 dk’lık bu gece yürüyüşü 03:20 geçe çadır önünde toplanmamız ile son buldu, tüm çadır kampı ise 04:00 gibi tam istirahate geçmişti,

Sabah saat 08:00’i biraz geçe herkes toplanmıştı.25 dk kadar sonra dün kazma düşüş eğitiminde kullandığımız sonra sertleşip daha uygun bir zemin olması için ezdiğimiz alana doğru ilerledik, alana vardığımızda herkes eksik olduğunu düşündüğü teknikler üzerinde çalıştı, zemin de düne göre daha iyiydi ama bir buz yamacı gibi de değildi, herkes yeterince yaptığına inanıldıktan sonra bu sefer eğitmenler tarafından elde kağıt ve kalem her tekniği yapan için o teknik üzerinde düşündükleri iyi yada kötü ne varsa onlarla ilgili not aldılar, kısaca bu çoğu kişiye göre bir sınav niteliği taşımaktaydı, zaman akıp giderken herkes tüm teknikleri yaparak kampın son kazma düşüş eğitimini 11:45’te bitirmiş olduk, sonrasında  saat 13:45’e kadar serbest olduğumuz ve o saatte yeniden toplanacağımız söylendi,toplanma zamanı geldiğinde dün yaptığımız kar emniyet malzeme eğitimini alanının yanında bu sefer başlangıç grubu emniyet almayı yapacaktı, 2 adet Dead Men, T profiller ve karabinler ile ip başlangıç grubuna dağıtılarak eğitim alanına doğru ilerledik, Eğitimde T profil dikey ve yatay şekli, Dead Man, Kar babası, Çift kazma ile emniyet alma başlangıç grubu tarafından 5 gruba ayrılarak her grup farklı bir emniyet alma tekniği yaparak gelişim grubu tarafından ise gözlemlenerek test edildi, testi geçemeyenler bembeyaz karın ortasına boylu boyunca uzanmış oldular, onlar için o emniyet alma tekniği tekrar yapılacaktı.

Bu eğitiminin hemen ardından kar mağarası kazmak için kamp alanının arkasına doğru ilerledik, gelişim grubu kar mağarasının iç sıcaklığının 4 derece olduğunu söyleyince tabi herkes şaşırdı ilk başta, bu ufak ve önemli bilginin ardından 8 kişilik 3 gruptan oluşan başlangıç grubumuz farklı bölgelerde kar mağarası için uygun olduğunu düşündükleri yerde kürekler yardımıyla inceden inceden başladılar çalışmaya, zaman geçtikçe kazılan yer bir şeye benzemeye başlıyordu , ilk tak sesimizi duyduk, ses kürek ve taş ikilisinden çıkmıştı, sonra taşın sağından kazmaya devam ettik, içerisi oldukça genişlemiş ve içeride ilk önce 2 kişi sonra 3 kişi çalışmaya başladık kürekler ile kazarken orada da bir taş, diğer taraftan denedik yine bir taş, oysa ki mağaramıza ilk çıkan taşı biblo niyetinde kullanacaktık, diğer gruplarda da aynı kötü durum yaşandı, yine taş yine taş yine taş..

18:40’ta kar mağarası yapmamız sona erdi diye duyulan bir ses geldi gecenin karanlığı arasında, ve sonra çadırlar’ın önünde toplandıktan sonra gece açtığımız kar mağarasında yatmak isteyenlerin olup olmadığı soruldu, isteyenler elbette oldu birkaç arkadaşımız ise geceyi mağaranın içinde geçirdi.. Ama önemli olan ise  04:00’deki zirve simülasyonuna ,her çadır grubunun bir adet tulum ve çanta ile birlikte ocaklarla beraber hazır olabilmesiydi. hemen akabinde herkes çadırlarına dağılırak yemek yapmaya ve sıcak su kaynatmaya başladı, saat 22:00 yine mutlak sessizlik oldu.

02 ŞUBAT;

Gece yarısı 2.00 gibi  uyanmaya ve son hazırlıkları yapmaya  başlamıştık, istenilen saatten biraz sonrası yürüyüşe başlandı Sıyırma Vadisinde ilerliyorduk hafif yamaçlar çıkıyorduk, saat 05:45 geçe mola verdik ardından devam eden yürüyüşümüz 07:15 geçe Sulağan Keler Bölgesine varmamız ile son buldu, yukarıda 45 dk boyunca mola verdik o süre zarfında ocaklar çantalardan çıkıp karlar eritildi termoslar doldu, iyide bi dinlendikten sonra 08:00’da inişe başladık, iniş çıkışa göre daha hızlı ve keyifli olduğunu söyleyebilirim, inişimiz saat 09:00 sularında kamp alanımıza varmamız ile son buldu,  bize tüm kamp yükü toplanmış bir şekilde 10:45’te hazır olmamız söylendi, 20 dk sonrası ise herkes farklı şekillerde kamp yükünü toplamaya başlamıştı, bazılarımız dışarıda ocağını yakıp bir taraftan su kaynatıp yemek hazırlarken ayakkabıları donanlarda ocakların üzerinde onları ısıtıp açılmalarını sağlıyordu, o sıralarda toplanma saatimizin 1 saat  daha uzadığı söylendi.Bu daha bir rahatlık yarattı herkeste,ama yine geç kalmıştık. Bu sefer ufak bir geç kalma cezası olarak yakınlardaki bir kaya mağarısına tüm kamp yükü ile beraber çıkarak yiyecekleri orada karın içine gömmemiz söylendi, 2 -3 poşet hafif yiyecek taşınarak mağaraya çıkıldı ardından yiyecekler gömülüp kamp alanına tekrar dönüldü.

Saat tam olarak 12:31 geçe kamp alanından ayrılarak yürüyüşe başladık, 1 saat 29 dk sonra 14:10 da traktörler ile geldiğimiz o noktada Salim abi ve arkadaşı 2 traktör ile bizi bekliyorlardı, 15 dk kadar dinlenme molasında çantalar traktörlere verildi, ve hemen orada ki çeşmeden buz gibi su tek nefeste içilip yola koyuldu, 15:10 geçe köy girişinde 2 servis bizi bekliyormuş, traktörlerden inip çantalarımızı servislere yükleyip 20 dk sonra Niğde merkeze doğru yola çıktık, yol üzerimizde bu sefer Demirkazık sağ tarafımızda bize adeta yeniden gelin der gibi duruyordu, 16:45 te ise Niğde Otogar’ına ulaştık, burada bir süre vakit harcayarak Niğde merkeze indik, yemek yiyeceğimiz yere ulaştık, bazı arkadaşlarımızın otobüsü erken kalkacağından onlar hemen yola koyuldular, ardından bizde karnımızı doyurup otogara geldik, otobüsümüz saati geldiğinde hareket ederek ilk Aladağlar faaliyetimiz burada son bulmuş oldu…

03 ŞUBAT;

Sabah 07:01 geçe İstanbul’a varıp yavaş yavaş ayrılmaya başladık.

________________________________________

Aladağlar Kış Temel Eğitim Kampı – 2

Yazan: Ayşe Merve Bilgin

29 Ocak 2013 – Salı

2013’ün ilk kış temel eğitim kampı olan Aladağlar’a gitmek üzere akşam 21:45 civarı Harem otogarında toplandık. Hazırlıklarımızı tamamlayarak 22:00’de 24 başlangıç, birkaç eğitmen ve gelişim grubuyla birlikte Niğde’ye olan yolculuğumuza başladık.

30 Ocak 2013 – Çarşamba

Otobüste bizim ekipten başka kimse olmadığı için yaklaşık 11 saatlik rahat bir yolculuğun ardından Niğde’ye vardık. Otogar yakınlarında bir benzinlikte durarak son hazırlıklarımızı tamamladık. Kıyafetlerimizi değiştirip çay ocağından sıcak suyumuzu aldıktan sonra Salim Amca’nın traktörüne bineceğimiz yere doğru yola koyulduk. 09:35’de başladığımız traktör yolculuğumuz bir saat sonra vardığımız Sarımehmetler mevkiinde son buldu.

 Kazma, kürek, iniş malzemeleri ve ipler paylaşıldıktan sonra 11:25 ‘de yürüyüşe başladık. Yürüdüğümüz yollar, dağ manzaraları çok güzeldi ama biz karda iz açarak yürüdüğümüz için sadece önümüze bakabiliyorduk. Biri 15 diğeri 3 dakika olan iki tane molanın ardından 14:55’de Kocadölek kamp alanına ulaştık. Çadırlarımızı grid düzende kurduktan sonra sıcak sıvı ihtiyacımızı karşılamamız için 45 dakikalık bir mola verildi. Molanın ardından 17:30’da tekrar toplandık ve kar duvarı örmek için nasıl kar tuğlası çıkaracağımızı öğrendik. Kar çok yumuşak olduğu için bu seferki tuğlalar çok düzgün şekilli olmadı. Biraz yamuk da olsa bizi idare edecek kadar bir kar duvarı ördük ve sabah sekizde kahvaltı yapılmış bir şekilde hazır olmak üzere çadırlarımıza döndük. Yemeğimizi yedikten sonra olası bir gece yürüyüşüne karşı sıcak suyumuzu hazırladık. Çadırları gezen eğitmenlerden uyku tulumunun içinde mümkün olduğunca sıcak kalabilmek için son tavsiyelerimizi alarak uyumaya çalıştık.

31 Ocak 2013 – Perşembe

Çadır grubum ve ben sabah 06:30’da uyanmamıza rağmen soğuktan dolayı bir türlü uyku tulumlarımızdan çıkmaya cesaret edemediğimiz için kahvaltı yapmaya vaktimiz kalmadı (ki bu bize daha sonraki sabahlar için iyi bir ders oldu ve gözümüzü açtığımız gibi tulumdan çıkmayı öğrendik). 08:00’de toplanıp kazma-düşüş eğitimi için gerekli hazırlıkları yapmaya başladık. Baretlerimizi, eldivenlerimizi ve tozluklarımızı taktık.Düşüşü hızlandırmak için üzerimize battal boy çöp poşetlerini geçirdik ve eğitim alanına doğru yürüyüşe başladık.

09:00’da kazma-düşüş eğitimi başladı. Önce pisti düzeltmek için matlarla kaydık ki eğitimin en eğlenceli kısmı buydu. Sonrasında ise çeşitli şekillerde kendimizi yokuş aşağı bırakıp durmaya çalıştık. Herkes sekiz hareketi de birer defa yaptıktan sonra mola verildi. Mola dönüşünde ise kendimizi yetersiz hissettiğimiz düşüşlerde bol bol pratik yapmak için vaktimiz oldu.

14:00’e kadar devam eden beş saatlik eğitimin ardından, bir sonraki gün geldiğimizde daha düzgün olması için tekrar eğitim alanını matlarla düzleyip saat 15:15’de kamp alanına doğru yürümeye başladık. Bir saat serbest zaman verildi. Bu sırada sıcak sıvı ihtiyacımızı karşılamak için kar erittik. 16:45‘de güvenli iniş yöntemleri eğitimine başladık. T-profil, deadman, kar babası ve kazmalar ile nasıl iniş yapacağımızı öğrendik. Eğitim 18:00’a kadar sürdü. Sonraki bir saat boyunca da bir sonraki gün kar mağarası yapmak üzere tepe şeklinde bir kar yığını oluşturup çadırlarımıza dağıldık.

1 Şubat 2013 – Cuma

Gece saat 02:00’da beklenen düdük sesi duyuldu ve yarım saat içinde tulumlarımızı koyduğumuz çantalarımız ile birlikte hazır olmamız istendi. Zaten çok sıcak bir gece geçirmediğimiz için biraz hareket iyi geldi aslında. 03:40’a kadar yürüyüş yaptık ve yine 08:00’de buluşmak üzere ayrıldık.

Sabah toplanıp 08:30’da tekrar kazma-düşüş eğitim alanına gittik. Üç buçuk saat kadar süren pratik ve sınavın ardından kamp alanına geri döndük ve bir saat serbest zaman verildi. 14:00’da tekrar toplanıp dört kişilik ekiplere ayrılarak iniş tekniklerinin uygulamasını yaptık. Bu eğitimde hem ekip halinde çalışmayı hem de yanlış yapa yapa en sonunda iniş tekniklerini doğru bir şekilde uygulamayı öğrendik.

Eğitmenlerden Bora’nın tüm çabalarına rağmen en son yaptıklarımız son derece dayanıklıydı ve hiç yerinden kıpırdamadı ve böylelikle bir buçuk saatlik molayı hak etmiş olduk. Molanın ardından 17:15’de kar mağarasının nasıl yapılacağını öğrendik. İki saat sonra üç tane kar mağarası hazırdı. Ya da biz içine girip yatmaya çalışana kadar hazır olduğunu düşünüyorduk… Eğitimden sonra çadırlarımıza dağıldık. O sırada çadırları gezen eğitmenlere çadır grubu olarak kar mağarasında kalmak istediğimizi söyledik ve mağaralardan bir tanesi bize tahsis edildi. Ayrıntıya girmeyeceğim ama kar mağarasında kalmanın herkesin mutlaka tecrübe etmesi gereken bir deneyim olduğunu düşünüyorum.

2 Şubat 2013 – Cumartesi

Yatmadan önce gece saat 04:00’de zirve simülasyonu için hazır olmamız gerektiği söylenmişti. Mağaradan çıkmamızın uzun sürebileceğini tahmin ettiğimiz için 03:00’de uyandık. Sıcak sıvı ihtiyacımızı karşıladıktan sonra 04:20’de yürüyüşe başladık. Bir saat sonra verdiğimiz 15 dakikalık bir molanın ardında yürüyüşe devam ettik. Saat 07:00’de varmak istediğimiz noktaya ulaşmıştık. Burada kar suyu eritip biraz dinlendik ve etraftaki zirveler hakkında bilgi aldık. Dönüş yolu yokuş aşağı ve aydınlık bir havada olduğu için daha keyifliydi. 08:45’de kamp alanına vardık. Kahvaltı, sıcak sıvı hazırlanması, çadırların toplanması, çantaların hazırlanması, kamp alanının temizlenmesi ve kişisel ihtiyaçlar için iki saat verildi. Fakat bu bize yeterli olmadı. Gecikme cezası olarak yukarıdaki mağaralardan birini tüm başlangıç ekibinin sırt çantalarıyla birlikte görmek isteyeceği düşünüldü.Ve gördük.

 12:30’da dönüş yolculuğuna başladık. Aralıksız geçen iki saatlik yürüyüş sonunda Salim Amca’nın traktörüne ulaştık. Dört günlük susuzluğun ardından gördüğümüz çeşme bizim için adeta bir serap gibiydi. Traktör yolculuğu boyunca kampın genel değerlendirmesini yaptık.

 Terminalde bir odaya çantalarımızı bırakıp, kendimize çeki düzen verdikten sonra belki de faaliyet boyunca en mutlu anlarımızı yaşadığımız Saruhan Restaurant’a geldik. İki saat sonra Saruhan’dan ayrılıp 21:30’da kalkacak olan otobüsümüze yetişmek için servise bindik. Çok yorulmuştuk ve otobüs koltukları bize göre ekstra konforluydu. Dönüş yolu kelimenin tam anlamıyla göz açıp kapayıncaya kadar bitti. İstanbul’a vardığımızda servislere dağıldık ve ilk uzun metrajlı kış temel eğitim kampımızı tamamlamış olduk.