Faaliyet yeri : Uludağ
Kamp alanı : Telesiyej arkası
Ekip : Peker Ayan, Tamer Ergin, Ege Kurt
Malzemeler : KKK – ATC – HMS – Perlon (2×60 3×120) – 3 express – T profil – Takoz set – 1 buz vidası – Deadman – İlk yardım çantası – Bivak torbası, 50m ip, 6 kilitli karabina.
Hava durumu : 0 / -5 derece arası, rüzgarla hissedilen -10’lara düşüyor. Cumartesi sisli, Pazar açık ve orta şiddette rüzgarlı.
Yazan : Ege Kurt
Faaliyet öncesi hazırlık
Bu faaliyet üçümüz için de ilk bireysel kış faaliyeti olacağı için oldukça heyecanlıydık. Aslen faaliyeti 23-24 Ocak olarak planlasak da hava muhalefeti yüzünden 30-31 Ocak tarihlerine ertelemiştik. Bu sayede faaliyete hazırlık için bol bol zamanımız oldu. Elimizden geldiğince bilgi toplamaya ve hata yapmamaya çalıştık. Zaten Uludağ, İstanbul’a yakınlığıyla neredeyse tüm kış tırmanış sezonu boyunca her hafta bir YTÜDAK üyesi ağırlamakta. Bu sayede bizim de bilgi toparlamak açısından hiç bir sıkıntımız olmadı.
Önce gireceğimiz rotaları belirlemekle başladık : Rampa, Mantar Sote ve –kar durumu/zaman izin verirse- Altoparlak Kürüz.
Hava durumunu 2 hafta boyunca her gün takip ettik. Yavuz ve Yusuf’tan gerek telefonla gerek yüzyüze rotalar hakkında bilgi aldık. Bireysel olarak final döneminden kaybettiğim kondisyonu tekrar yakalama amaçlı kondisyon antrenmanına ağırlık verdim.
30 Ocak 2016 Cumartesi
Ulaşım, hele kısa süreli bir faaliyet yapacaksanız, en önemli şey. Tamer ve ben İstanbul’da olduğumuz için, ulaşımı İstanbul üzerinden anlatacağım : öncelikle 7.30 İDO seferine yetişmek için 6.00’da uyanıp 6.30 gibi yola çıktık.
7.30 İDO (YENİKAPI) (2 KİŞİ İÇİN 34 TL {KAMPANYA İLE %50 İNDİRİM})
9.10 BURSA
9.30 EMEK METRO İSTASYONUNA OTOBÜS (BURSA KART İLE 2 KİŞİ İÇİN 4.60 TL)
10.15 EMEK METRO (BURSA KART İLE 2 KİŞİ İÇİN 3.15)
10.40 OSMANGAZİ DURAĞI
—- Hali hazırda uludağda bulunan Berkcan ve Ali bize hava durumunun çok kötü olduğunu, acele etmememizi söylediği için 10.40 – 12.40 arası çay içerek zaman öldürdük. Cumartesi günü olan tırmanış planlarımız bu durumda gerçekleşemedi) —
12 .40 – TELEFERIK OTOBUSU (2 KİŞİ İÇİN 4.60)
13.00 TELEFERİK (30 TL ÖĞRENCİ 2 KİŞİ ) – Çok sıra olduğu için Cumartesi öğle saatlerini tercih etmek, çok da akıl karı değil. Mümkünse gece saatlerinde Bursa’da olup ilk teleferiğe (8.00) yetişmek en mantıklısı. Normal koşullarda teleferik 20/30 dakika sürüyor. –
15.00 TELESİYEJ (20 TL 2 KİŞİ İNİŞ ÇIKIŞ İÇİN )
Not : Sıra bekleme, vakit geçirme olmasa 7.30’da İDO’ya binen birinin 12.30 gibi Telesiyejin sonunda olacağını düşünüyorum.
15.10 gibi telesiyej sonunda olduk, 15.40’a kadar görüş mesafesini 4-5 metreye kadar indiren sisin bir nebze azalmasını beklesek de fayda etmedi. Bu yüzden telesiyejin hemen arkasına çadır kurmaya karar verdik. Çadır yeri bulma, yeri hazırlama derken saat 17.00’da çadıra girdik. Yemek yiyip saat 21’e kadar çay eşliğinde muhabbet ettikten sonra sabah 6.00’da sissiz bir güne uyanma ümidiyle uyuduk.
31 Ocak 2016 Pazar
Sabah kalktığımızda hava mükemmeldi. 6.10’da uyanıp rahat rahat kahvaltı yapma, malzemeleri hazırlama derken saat 7.30’da çadırdan çıktık. Eğer bir gün içerisinde 2’den fazla rota planınız varsa, malzemeleri akşamdan hazırlamak ve çok hafif ve çabuk bir kahvaltı yapmak oldukça zaman kazandıracaktır.
Rotaya uzak bir noktaya kamp attığımızdan Diyagonal rotası girişinde ancak 9.45’de olabildik. Peker lider, Tamer ortada ve ben de artçı olarak ipe girdik.. Kramponlarımızı rota dibinde giydikten sonra rotaya Running Belay yöntemiyle girdik. 45 dakika kadar süren rotada 1 T-profil, 1 buz vidasını (buzu gördük bastık vidayı) emniyet aleti olarak attık.
Diyagonal, kolay bir rota olsa da ilk kez kış tırmanışı yapacak ekiplerin en azından deneyim olsun diye alet atmasını ve ipe girmesini tavsiye ederim. Sonuç olarak teoride bilgi tam olsa da pratik olmadan bir işe yaramıyor.
Rota sonunda kısa bir kutlama ardından sabahtan hazırladığımız çayı içmek üzere mola verdik. Mola sırasında telsizi rotada düşürdüğümü anladım ve ardımızdan gelen ekibin rotayı bitirmesini beklemek durumunda kaldık. 11.20’de kapıdan aşağıya indik, o sırada Mantar Sote’ye girip kaya olduğu için geri dönen bir ekiple karşılaştık. Onlardan aldığımız bilgiye göre rotada 2 metre kadar kaya etabı olduğunu ve geçemediklerini öğrendik. Biraz cesaret kırıcı olsa da onların ayak izlerini takip ederek rota önüne kadar geldik.
Saat 12.00’da rotaya girmeye hazırdık. 5 – 6 metrelik kolay bir yükselişten sonra bahsedilen kaya etabına geldik. Gerçekten zor bir etaba benziyordu, yine de Mantar Sote’nin nispeten kolay bir rota olması gerektiğini düşünerek denemeye karar verdik. Kaya üstü ince buz tabakasıyla kaplıydı, kazma ile orayı temizledikten sonra bir Universal sikke çaktım. Sikkeyi denemek için üzerine ağırlık vermemle, kaya parçasının kopması bir oldu. Kaya fazlasıyla çürüktü. Bu sefer bir çatlağa lost arrow çakarak tekrar uygun geçiş aramaya koyulduk. 1 saat kadar çözüm üretme denememizden sonra vazgeçip geri dönmek zorunda kaldık.
Kampa doğru gideken arkamıza baktığımızda Mantar Sote’yi tekrar gördük. Bizim girdiğimiz yerden 50 metre kadar ilerdeydi, yanlış rotaya girdiğimizi anladık. Geçemediğimiz yerin Mantar Sote olmadığını anlayıp kısa bir süre sevinsek de yanlış rotada 1 saat harcayıp, hedefimizi gerçekleştirememek oldukça üzücüydü. 2.15’de kamp alanına geldik ve zaman kaybetmeden çadırı topladık.
Aşağıda biraz atıştırıp 16.45’de teleferik sırasına girsek de aşağıya inmemiz kuyruktan dolayı ancak 19.00 olabildi. Böylece Peker Bursa’ya, Ben Akçay’a, Tamer de İstanbul’a dönerken faaliyetimizi bitirmiş olduk.
NOTLAR :
Cumartesi sabahları Uludağ yönünde, Pazar akşamları Bursa yönünde aşırı teleferik sırası var. Bunlar saatlerinizi kaybetmenize neden oluyor. Bu yüzden mümkünse bu saatler tercih edilmemeli.
Rotaların farklı açılardan toposuna sahip olmak, rota karıştırma riskini en alta çekecektir.
Kaya yapısı oldukça çürük, emin olunmayan sikkeye fazla güvenmemek ve sikkeyi çaktıktan sonra kayaya kazma ile vurup kontrol etmek en güvenli çözüm.
Meşhur Uludağ sisi olduğu zaman görüş mesafesi 3-4 metreye kadar iniyor. Kampı güvenli bir yere atmakta ve 1 gecelik de olsa fazladan yiyecek almakta fayda var.
Alışverişinizi şehirde değil de Uludağ’da teleferik yanındaki Migros’dan yapabilirsiniz. Hem aynı fiyatlar geçerli hem de yukarıya fazla yük taşımaktan kurtulursunuz.
Jandarmaya haber vermeyi unutmayın, oldukça yardımcı oluyorlar hatta akşamları arayıp hal hatır bile soruyorlar. 3. Telefon konuşmasında “Naptınız lan?” veya “Pekercim naber üşüme var mı?” tarzında samimiyet kurabiliyorsunuz.
Faaliyet kişi başı ulaşım gidiş dönüş olarak 70 TL’ye geliyor. Yiyecek olarak eğer tok alışverişe çıkarsanız, kişi başı 80 tl gibi bir miktarla haftasonunu tırmanışla geçirebilirsiniz.
Bu tırmanışta özellikle ekip arkadaşlarım Peker ve Tamer’e, biz rota dibindeyken bile bize yardımcı olan Yusuf’a, şehir içinde bilgi vermek için zaman ayıran Yavuz’a ve Şükrü’ye , Uludağ’da bizden önce olup hem teknik hem hava hakkında bilgi veren Berkcan ve Ali’ye ve tüm YTÜDAK’a teşekkür ederim.
Bol ve iyi tırmanışlar.