Tarih: 26-29 Ocak 2017
Yer: Kocadölek Kamp Alanı
Ekip: 26 Başlangıç / 7 Gelişim / 2 Eğitmen
Yazan: N. Gülçin Karaman
Faaliyet öncesi hazırlık;
Çadır grubum Cansu ve Emircan’la faaliyeti planlamak için iletişime geçtik. Sürekli su ısıtacağımız ve yemek yaparken de kolaylık sağlaması için yanımıza 2 ocak, 3 kartuş almaya karar verdik. Sonrasında yemek planlamasına geçtik. Yiyeceğimiz yemekler derslerde üstüne basarak söylenildiği gibi moral, motivasyon ve performansımızı etkileyeceği için üçümüzün de sevdiği şeylerden oluşmalıydı. Seçeneklerimiz çok fazla değildi elbette ki. 3 gün için akşam yemeği, 4 gün için de kahvaltılık + ara öğünler için malzeme alacaktık yanımıza. Ekmek olarak da yine çantada çok yer kaplamayacağından ve eğer ısıtmamız gerekirse kolaylık sağlayacağından ötürü lavaş almayı tercih ettik. Tüm planlamalarımız bittikten sonra atılan maillerin üstünden tekrar geçtik, faaliyet raporlarını tekrar okuduk.
25 Ocak Çarşamba
Kulüp odasından çadırımızı almak ve malzeme paylaşımı yapmak için Yıldız’da çadır grubumla buluştuk, çadırımızı kontrol ettik ve çadırın iç tentesinin kedi gözlerinden bir tanesinin kopuk olduğunu fark ettik ve çadırımızı değiştirdik. Polleri ve tenteleri ayrı ayrı taşıyacaktık. Son ayarlamalarımızı da yaptıktan sonra akşam Harem’de görüşmek üzere ayrıldık.
Otobüsümüz 22.40’ta hareket etti. Birkaç saati arkadaşlarla sohbet ederek geçirdik, daha sonrasında biraz uyuyup dinlenmemiz gerektiğini düşünerek herkes kendi köşesine çekildi. Yolculuk süresince 1 saat kadar uyuyabildim.
26 Ocak Perşembe
Sabah 09.20’de Niğde Otogar’daydık. Kısa bir molanın ardından Çamardı Köyü’ne doğru yola çıktık, yaklaşık 1 saatlik bir yolculuğun ardından traktörlere bineceğimiz mevkiye ulaştık. Burada tozluklarımızı taktık, çantalarımızı traktörlere verdik ve buradan da yürüyüşe başlayacağımız noktaya traktörlerle ilerledik. Traktörlerden indikten sonra malzeme zimmeti yapılması ve yürüyüşe hazırlık için yarım saat mola verildi. Herkese kazma ve bizim çadır grubuna 1 kürek ve 1 ilk yardım çantası zimmetlendi. İlk sıraya 15 dk geç kaldık. Şükrü tarafından faaliyet boyunca bu davranışımız tekrarlanırsa sıkıntı yaşayacağımıza dair uyarı aldık.
Rotamız Sarı Memedin Yurdu’ndan Emli Vadisi boyunca Emli Ormanı içinden ilerleyerek Kocadölek kamp alanına varıyordu. 12.15′ te Sarı Memedin Yurdu’ndan Kocadölek kamp alanına doğru yürüyüşe başladık ve yürüyüş boyunca 15’er dakikalık 3 mola vererek 18.00’da kamp alanına ulaştık. Yürüyüş boyunca sisli ve zaman zaman yağışlı bir havada ilerledik. Geçmiş yılların faaliyet raporlarını okumuştum ve ilk önce kar duvarının yapılacağını tahmin ediyordum ama sanırım kar yağışından ve ekipteki çoğu kişinin yorgun düşüp, ıslanmasından ötürü önce çadırları kurmamız daha sonrasında kar duvarını yapmamız söylendi. Çadırlarımızı sabitleyebilmemiz için ilk önce zemini düzeltmemiz gerekiyordu, kalın bir katman toz kar vardı ve tüm ekip kol kola girerek karı ezmeye başladık. Bir süre bu işleme devam ettik fakat başarılı olamadık zemin düzelmiyordu. Farklı bir yöntem bulmalıydık. Toz karı küreklerle kenara süpürerek zemini düzeltebileceğimizi düşündük ve çalışmaya başladık. Bu noktaya kadar organize bir şekilde hareket ediyorduk fakat bu noktadan itibaren kopmalar olmaya başladı. Kimileri karı süpürüyor, kimileri çadırlarını kurmaya başlamıştı ve bazılarımız da sıcak su kaynatmaya başlamıştı. Bu üç işlemi planlı bir şekilde organize olarak yapsaydık sıkıntı olmayacaktı ama herkes bireysel olarak karar verip hareket ettiği için kaos ortamı yarattık. Bir süre sonra tüm çadırlar kurulmuştu, çadırlar kurulurken eş zamanlı olarak kar süpürme işlemi devam ediyordu. Çadırların arasındaki mesafeyi ve çadırların yönlerini de ayarladıktan sonra kar duvarı için tam güç çalışmaya başlayabilirdik. Yine beklenen olmadı ve bu aşamada da ekipte kopmalar vardı. Kar blokları çıkarıp kamp alanımızın etrafını çevreleyerek kar duvarını ilerlettik. Blokları çıkarıyor, istifliyor ve sağlam olması için sıva yapıyorduk. Bu sırada kar yağışı da devam ediyordu. 21.50 civarı kar duvarı tamamlanmış çadırlarımızı sabitlemiştik. 23.00 mutlak sessizlik olarak belirlenmişti. Şükrü çadırları dolaşıp Aladağlar haritası dağıttı ve harita üzerinden geliş rotamızı gösterdi. Zirve simülasyonu için gideceğimiz bölgeyi merak ediyordum, sorup, cevabımı aldım. Yatmak için tüm hazırlıklarımız bittiğinde mutlak sessizlik saati geçmişti ve yatmıştık.
27 Ocak Cuma
Sabah 9.00′ da bize zimmetlenen teknik malzemelerle birlikte sıradaydık, 10 dk geç kaldık. Ekipte baretinde perlon olmayanlar vardı, onlardan o şekilde eğitime katılmamaları istendi. Kar emniyet aletleri derslerde anlatılmıştı, şimdi de uygulamalı olarak öğrenmeye sıra gelmişti. Eğitmenimiz Şükrü kar emniyet aletlerini ve nasıl uygulamamız gerektiğini anlattı ve sonrasında 6 kişilik gruplara ayrıldık. Derslerde anlatılıp havada kalmış bilgilerimizi bol bol uygulayarak pekiştirmeye çalıştık.
12.50’de kamp alanına geri döndük 14.30’a poşetlenmiş bir şekilde kazma düşüş eğitimi için hazırlanmamız istendi. Bu boşluğu bir şeyler atıştırarak ve sıcak sıvı alarak geçirdik. Sanırım 4-5 dk gecikmeli olarak sırada hazır bulunmuştuk. Pistlere doğru harekete geçtik ve yine gruplara ayrıldık. Eğitmenlerimizden Murat ilk önce pozisyonları nasıl yapmamız gerektiğini gösterdi daha sonrasında çalışmalara başladık. Gelişim grubundan Gülistan’ın yardımlarıyla eğitime başladık. Karda kayma konusunda fobi düzeyinde kişisel bir çekincem vardı ve bu eğitimle bunu yeneceğimi biliyordum. Gülistan’ın da cesaretlendirmesi sonucu herhangi bir sıkıntı yaşamadım. Kazma sağ ve sol elde olmak üzere tüm pozisyonları 2’şer 3’er kez tekrarladık. Düzgün poşetlenilmediği için ıslanan, yorulan ve artık eğitime devam etmek istemeyen arkadaşlar vardı. 17.30’da kamp alanına dönmüştük. Çoğunlukla ayaklarımı kaldırmayı unuttuğumu fark ettim ve 1-2 sefer taklalar atarak pistin sonuna ulaştım. 20.30’da kar mağarası yapmak için toplanana kadar serbesttik. Her boş zamanımızda olduğu gibi yine bol bol sıcak sıvı tüketmeye gayret ettik. Termoslarımız bir yandan boşalırken diğer yandan onları doldurmaya çalışarak daima hazır sıcak suyumuzun olmasına özen gösteriyorduk. Çadırda üçümüzde de termos olduğu için şanslıydık. 20.30’da toplanmıştık. Kar mağarası yapmayı isteyip istemediğimiz soruldu, yine kendini iyi hissetmeyenlerin eğitime katılmaması istendi. Ekip olarak kısa bir toplantı sonucu kar mağarası yapmak istediğimize karar verdik ve eğitmenlere bildirdik. Kar mağarasını yapacağımız alana ulaşmak için biraz yürüdük. Şükrü 3 ayrı kar mağarası yapmak için 3 ayrı ekip oluşturmamızı istedi. Ekipleri oluşturduk ve plan kısmına geçtik. Aysu ve ben başta kar suyu kaynatıp ekibe sıcak sıvı sağlayacak üşüdükçe diğerleriyle yer değiştirecektik. Kar rüzgarla birlikte yağıyordu ve bizi bayağı üşütüyordu. 2 kez kar mağarasında çalışmak için gittim geldim ve çalışırken ısındım. Suyun kaynaması çok uzun sürdü ama sonunda tüm ekibe kahve dağıtabildik. Bir ekip kar mağarasını yaparken kayaya rastlamıştı ve mağara yarım kalmıştı. Bir süre sonra mağaraları tamamlamadan geri dönme kararı verildi. Kamp alanına döndüğümüzde saat 21.50’ydi. Ertesi sabah 9’da hazır olmak koşuluyla mutlak sessizlik saati 22.30 olarak belirlendi. Bu gece, gece yürüyüşü için kaldırılacağımızı biliyorduk ve sıraya geç kalmamak için yatmadan önce çadırı toparladık. Kuvvetli bir fırtına vardı. Fırtınadan dolayı çıkan seslerden ötürü o gece uyuyamadım.
28 Ocak Cumartesi
Gece yürüyüşü olmadı. 9.00′ da kar emniyet malzemelerini çalışmak için teknik malzemelerle sıradaydık. Kıyafetleri hala ıslak olanların, kendini iyi hissetmeyenlerin ve baretinde perlon olmayanların eğitime katılmamaları istendi. Kazma düşüs eğitimini aldığımız yamacın karşısındaki yamaca çalışmak için geldik ve tam başlayacaktık ki kilitli karabinaların zimmetli olduğu arkadaşın kamp alanında kalmış olduğunu fark ettik. Karabinalar olmadan emniyet alamayacağımız için geri dönmek zorunda kaldık. Kamp alanına dönüp tekrar sıraya geçtik ve bugün başka eğitim olmayacağı duyuruldu. Hava soğuk olduğu için hemen çadıra geçtik ve bir şeyler içtik sonra birkaç saat dinlenmeye karar verdik ve 1 saat uyudum.
Uyandığımda Gelişim Grubu’ndan arkadaşlar çadırları dolaşıyorlardı. Bizim çadıra Erkut geldi, nasıl olduğumuzu sordu ve sıcak sıvı almayı ihmal etmememizi söyledi. Yatmaktan da sıkılmıştım ve yapacak bir şeyler arıyordum, prusiği çıkarıp yatar halde tulumun içinde düğüm çalıştım. Çadır ekibi olarak bugünün boş geçmesine üzülüyor, oynayacak oyun arıyorduk. Şükrü çadırları dolaşıp el ve ayaklarımızın durumlarını kontrol etti, çadır arkadaşlarımın da benim de bir sorunumuz yoktu. Akşam saatlerinde çadırımıza +1 kişi ekleneceği ve çadırda düğüm eğitimi olacağı duyuruldu. Çadırımıza gelişimden eğitim için Burçak geldi, yan çadırdan Furkan’ın da gelişiyle düğümleri tekrarlamaya başladık. Burçak düğümleri simetrik atmamızda işimize yarayacak ipuçları verdi. Bir yandan da termoslarımızda kalan son sıcak suları tüketiyorduk. Düğüm eğitimi bittikten sonra yemek yedik. Termoslarımızı doldurana kadar kar eritme işlemine devam etmeye karar verdik. Hem sabaha sıcak suyumuz olsun istiyorduk hem de bu akşam için hepimizin biraz daha sıcak sıvı takviyesi yapması lazımdı. Zirve simülasyonu için duyuru yapılmasını istiyorduk ama hava koşullarının elverişsizliği de ortadaydı. Sabah 9.00’da kamp yüküyle hazır olmamız istendi. Bu gece çadırda 4 kişiydik. Çadırda yeni bir düzen kurduk, tulumları iyi olanların-ben ve Emircan- kenarlarda Cansu ve Furkan’ın ortada yatmasına karar verdik. Sabahın planını konuştuktan sonra yatmaya hazırdık. Bu gece de uyuyamadım. Çadır içindeki düzeni değiştirdiğimiz için üstünde yattığım zemin de değişmişti ve engebeli bir alanda yatıyordum.
29 Ocak Pazar
Sabah 6.15 civarı kahvaltımızı yapmak ve ardından hızlı bir şekilde toparlanmak için kalktık. Kahvaltı yaptıktan sonra Furkan kendi çadırına geçti. Sırayla çantalarımızı toplamaya başlamadık. Çadırı toplamaya başladığımızda sıraya geçmek için 1 saatimiz vardı ama diğer çadır gruplarına baktığımızda bayağı geride olanlar olduğunu gördük ve sıraya kesin geç kalacağımızı öngördük. Hemen kendi çadırımızı toplayıp diğer arkadaşlarımıza yardım etmemiz gerektiğini kararlaştırdık. Emircan’la birlikte kendi çadırımız haricinde 2 çadır daha topladık. Sıraya 30 dk geç kaldık. Mıntıka temizliği yaptık. Bugün hava açık, güneşliydi. İlk günlerde dağlar sisle kaplı olduğu için yapılamayan bölge tanıtımı bugün yapıldı. Köylüler tarafından Direktaş olarak adlandırılan Parmakkaya’yı ve Okşar Tepe’yi görebiliyorduk. Yürüyüşe başlamak için hazırdık. Yürüyüş sırasında dizimde olan eski bir rahatsızlık tekrarladı ve yürüyüşün yaklaşık son 1 saatini ekibin arkasından Şükrü eşliğinde yürüdüm. Ben ekibi yakaladığımda traktörler gelmişti ve çantalar yerleştirilmeye başlanmıştı. Her şey hazır olduğunda 15.15’te traktör yolculuğumuz başladı. Şükrü yolculuk sırasında çevredeki zirveleri tanıttı, kuzey yüzünü gördüğümüz Kaletepe’de başlangıç düzeyinde rotalar olduğunu söyledi. Demirkazık, Sematepe, Kürşat Avcı karşımızda duruyordu. Kaldı Zirve’sini de görebiliyorduk.
Ekip için sıkıntılı bir faaliyet olmasının yanında bireysel olarak konuşursam, benim için keyifli bir eğitim oldu ve gelecek faaliyetleri iple çekiyorum. Otobüsle Niğde merkeze doğru ilerlerken faaliyet toplantısını yaptık. Şükrü’nün bizi uyaracağı konularda yaptığı liste hayli uzundu. Umarım herkes bu uyarılardan kendi payına düşeni almıştır ve önümüzdeki faaliyetler çok daha etkin geçer. 16.50’de Niğde merkeze geldik ve yemek yemek için 1 saatimiz vardı. 18.30’da İstanbul yolculuğumuz başladı.
Teşekkür ve Dipnot,
Kulüpten üst dönemlerden Ayşe’ye kaz tüyü montunu ve eldivenlerini benimle paylaştığı için;
Dönüş yolundaki çıtır çıtır lezzetli elmaları ve sağladığı olanaklar için Salim Abi’ye;
Sabırlarını bayağı zorladığımız eğitmenlerimize ve gelişim grubuna bizle tecrübelerini ve bilgilerini paylaştıkları için teşekkürler.
Ekipte sıkıntı yaşayan arkadaşlar çok olmasaydı ve hava koşulları bu kadar zorlayıcı olmasaydı, ceza almamızın kaçınılmaz olduğu bir faaliyet geçirdiğimizi düşünüyorum.
Ekip ruhunun oturmadığının anlaşıldığı anlar oldu, özellikle kamp kurulumu ve kar duvarı yapımı sırasında.
Daha önce baton kullanmamıştım ve bu faaliyette önemini anladım, yürüyüşte bana büyük kolaylık sağladı.
Baretlere perlon, bağcık, vs kafanıza sabitlenecek bir aparat şart yoksa eğitimlere katılamıyorsunuz.
Uykusuzluk benim günlük işleyişimi etkilemediği için dağda uyuyamamış olmam sıkıntı yaratmadı ama bu konuya dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Bu faaliyet sayesinde batak karın neden lanetlenmiş olduğunu anladım.
Mutlak sessizlik saatine sadık kalınması çok önemli, bu faaliyette buna uymayan çadır grupları vardı.
Tuvalet alanı temizliğine önem verilmeli, herkes poşet denen kavramın varlığından haberdar olmalı.
Maillerdeki yedek kıyafet uyarısı dikkate alınmalı, yedek kıyafet bulundurulmalı.
Yazan: Öykü Şimşek, Başlangıç
25 Ocak
21.20′ de Esenler otogardan kalkan otobüse 22.30′ da Harem’den katılan arkadaşlarımızın da binmesiyle yolculuğumuz başladı. Uzun ve keyifli bir yolculuk oldu.
26 Ocak, 1.Gün
Niğde otogardan devam eden otobüsümüz bizi traktörlere bineceğimiz yerde bıraktı. Burada çantalarımızı toparlayıp traktöre yükledikten sonra kısa sayılabilecek bir yolculukla araçla gidebileceğimiz son noktaya ulaştık. İndikten sonra herkese birer kazma ve her çadır grubuna malzeme zimmetlendi.
Verilen malzemeleri çantamıza sabitleyip yürüyüşe hazır hale gelmekte biraz geciktik. Eğitmenimizin uyarısıyla yürüyüşe başladık. Yol boyu yağan kar patikamızı daha güzel ancak yumuşak kar olması sebebiyle daha zorlu bir hale getiriyordu. Bata çıka ilerlediğimiz yolda iz açarak yürümeyi denedik. Uzun bir yürüyüşün ardından kamp alanına vardığımızda çadırlarımızı kuracağımız bölgeyi belirleyip kar duvarı ile çevirmemiz istendi. Çadır arkadaşlarımdan ikisi soğuktan fazla etkilenip rahatsızlandı. Gelişimden arkadaşlarımız onlarla ilgilenirken ben kar duvarı yapımına katılamayıp su kaynattım. Mutlak sessizliğe kadar yemeğimizi yiyip sıcak sıvı tükettikten sonra eğitmenimiz çadırları dolaşıp sabah sis yüzünden göremediğimiz bu bölgenin haritası üzerinden bizlere bölgeyi tanıttı. Ertesi sabah 9′ da kazmalarımız ve bizlere zimmetlenen diğer malzemelerle hazır olmamız gerektiğini söyleyerek çadırımızdan ayrıldı.
27 Ocak, 2.Gün
10 dakikalık bir gecikmeyle oluşturduğumuz tek sıranın ardından kamp alanına 10 dakika uzaklıktaki bir yamaçta eğitmenimiz kar emniyet malzemelerini (deadman, t profil, kazma, kar babası) bizlere uygulamalı olarak anlattıktan sonra herbirini teker teker denememiz için bizleri gruplara ayırdı. Kar tabakası emniyet almak için çok elverişliydi bu yüzden tüm teknikler sağlam bir şekilde tuttu. Herkes denedikten sonra 12.50’de kamp alanına döndük ve 14.30 da kazma düşüş eğitimi için poşetlenmiş bir şekilde hazır olmamız gerektiği söylendi. Bir şeyler atıştırıp sıcak sıvı aldıktan sonra poşetlenip sıraya geçtik. Eğitmenimiz kaskları perlonla sabitlenmemiş arkadaşlarımızın kamp alanında kalmasını söyledikten sonra emniyet malzemelerini denediğimiz yamaca döndük. Gruplara ayrılıp yüz üstü baş yukarı, yüz üstü baş aşağı, sırt üstü baş yukarı, sırt üstü baş aşağı olmak üzere dört düşüş şeklini kazmayı sağ ve sol ellerimizde tutup denedik. Zemin yumuşak olduğu için kazmanın saplanmasına elverişli değildi ancak ilk deneme için oldukça rahat bir yüzey oluşturuyordu.
17.30’a kadar kazma düşüş eğitimi gerçekleştirdikten sonra yemek için çadırlara döndük, kar erittik ve yemeğimizi yedik. 20.30’da kar mağarası için tek sıra olmamız söylendi. Kazma düşüş eğitiminde ıslanıp yedek kıyafeti bulunmayan, soğuktan rahatsızlanan arkadaşlarımızın eksikliği ile 16 kişilik bir sıra olduk ve yola koyulduk. Yaklaşık 15 dakikalık bir yürüyüşle mağarayı yapacağımız yere vardık. Üç gruba ayrıldık. İki kazmamız olduğundan herkes çalışamıyordu biz de dönüşümlü olarak hem kar eritiyor hem de üşüdükçe kazma başına geçiyorduk. Üşüyüp geri dönmek isteyen arkadaşlarımız olduğundan mağaraları yarım bırakıp 21.50’de kamp alanına döndük. Sabah 9’da tek sıra olmamız söylendikten sonra mutlak sessizlik 22.30 olarak belirlendi ve çadırlarımıza geçtik.
28 Ocak, 3.Gün
Sabaha karşı çıkan şiddetli rüzgarın etkisiyle konfordan çok uzak bir gece geçirdik. Sabah 9’da yine birkaç arkadaşımızın eksikliğiyle sıraya geçtik ve kar emniyet malzemelerini denemek üzere bir yamaca tırmandık ancak kilitli karabinaların unutulmasıyla emniyet alma tekniklerinin yeniden anlatılmasının ardından deneyemeden kamp alanına geri döndük. 10.50’de eğitmenimiz çadırları dolaştı ve sağlık durumumuzu kontrol etti. Akşam üstü gelişim grubu çadırlara gelerek düğüm eğitimini tekrar etti. Eğitimin ardından yemeğimizi hazırladık ancak suyunu süzerken sapının çıkmasıyla yemeğin büyük bir kısmını döktüm. Bu eksikliği içine başka şeyler katarak telafi etmeye çalıştık ancak tadı pek hoş değildi ve çadır arkadaşım yemek istemedi. Sabaha karşı açlığın etkisiyle rahatsızlanan arkadaşımıza gelişimden bir arkadaşımız müdahale etti. Beslenmenin ve sıvı tüketiminin önemini bizlere iyice kavratan bu olayın ardından bir şeyler yiyip biraz uyuduk.
29 Ocak, 4.Gün
9’da sırada olmamız gerekiyordu. Hızlıca kahvaltımızı yaptıktan sonra çantalarımızı yerleştirip ekip arkadaşlarımızın da yardımıyla çadırı topladık. Mıntıka temizliğini de kontrol edip tek sıraya geçtiğimizde hazır olmamız gereken saati epey aşmıştık. Dönüş yolunda iki mola vererek 15.30 da traktörlere ulaştık. Bizlere zimmetlenen malzemeleri teslim edip çantalarımızı traktöre yükledik. Giderken kapalı olan hava tamamen berraktı ve bölgeyi rahatça görebildik. Yol boyu bölge tanıtımı yapıldı. Otobüse bindik ve Niğde merkeze doğru yola koyulduk. Bu esnada faaliyet toplantısı gerçekleştirildi. Herkesin fikrini paylaşması ve eğitmenimiz eleştirileri ardından toplantıyı bitirip yemek yiyebilmek için merkeze dağıldık. Döndüğümüzde bu zorlu faaliyeti geride bırakmış olmanın verdiği rahatlıkla uykuya daldım. Sabaha karşı 5’te Esenler otogarda inip faaliyeti bitirdim.
Yardımları ve bilgilendirmeleri için eğitmenlerimize ve gelişim grubuna, destekleri için günlerce her şeyi paylaştığımız başlangıç grubu arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.