Faaliyet- Geyve/Sakarya Eğitim Kampı
Tarih: 29.04.2017-01.05.2017
Ulaşım: Kulüp tarafından kiralanan otobüs ile (Göztepe ve Yıldız)
Katılanlar: YTUDAK Başlangıç Grubu (67 kişi), Gelişim Grubu ve Eğitmenler
Yazan: Davut Vatansever/ Başlangıç
Faaliyet Öncesi:
Faaliyet öncesinde çadır grubu arkadaşım Güney ile iletişime geçip kahvaltı ve akşam yemeğini planladık. Bölgede su kaynağı olmasına rağmen erişimimizin olup olmayacağını kestiremediğimizden sularımızı yanımızda getirmemiz gerekiyordu. 3 gün için toplamda 7.5 litre su ve ayrıca termosuma da doldurduğum sıcak su ile birlikte çantamı hazırlamıştım. Çadırımız olduğundan kulüpten sadece ocak almamız gerekiyordu. Cuma hareket saatinden önce kulüp odasına varıp ocağımızı teslim aldık. Teknik bir arıza sebebiyle kartuşlarımızı dolduramadık fakat kış faaliyetine nazaran ocağı sadece yemek için kullanacağımızdan yarım kartuşlarla idare edebilecektik.
Hareket saati biraz gecikmeli olarak 22.30 civarına sarktı. Dönemin ilk kamplı faaliyeti olacağından başlangıç grubu katılım sayısı oldukça fazlaydı. Çantalarımızı araca yüklemeden önce termoslarımızı doldurup yıldız büfede yemeğimizi yedik. Aracımız gelene kadar çadır arkadaşım Güney’le muhabbet ediyorduk. Kendisi zaten ilk görüşte tam bir doğayla bütünleşik, barışçıl ve cana yakın bir arkadaş izlenimi bıraksa da, anlattığı üzere bir bisiklet turunda tecrübe ettiği, içimden defalarca besmeleler çekmeme vesile olan, elim kadar burnu olan, parmaklarım kadar tırnakları olduğunu söylediği bir ayı ile karşılaştığını ve bu durumdan sıyrılmış olduğunu öğrendiğimde işte o zaman tecrübeli bir arkadaş ile kalacağımı anlamış oldum.
29.04.2016- Faaliyetin 1.Günü
Yaklaşık 3.5-4 saat süren otobüs yolculuğunun ardından Geyve’ye varmıştık. Kamp alanına yürüme mesafemizin yakın olması ve koşulların kış dönemi kadar zorlu olmayışı nedeniyle başlangıç grubu üyelerinin eşyaları ellerinde taşımasına izin veriliyordu. 20 dakikalık yürüyüşün ardından kamp alanındaydık.
Kamp alanına vardığımızda eğitmenlerimizden Hakan sigara bölgesi ve tuvalet bölgesinin bilgilendirmesini yaptı. Çadır alanı ekili bölgeyi aşmayacak biçimde sınırlarla belirlendikten sonra herkes kendi alanına çadırını kurmaya başladı. Saat 03.30-4.00 civarı uykuya dalmıştık. Eğitmenlerimiz saat 08.00’de tek sırada olmamız gerektiğini vurgulamıştı.
Sabah Geyve’nin temiz havası ve kuş cıvıltılarıyla uyanmıştık. Kahvaltının ardından herkes sıradaki yerlerini aldıktan sonra önce sağ baştan saydık, daha sonra da gruplarımıza ayrıldık. Ballıkayalar faaliyetine Cumartesi katılan ve eğitim alabilen arkadaşlar kendi içerisinde, Pazar Günü katılıp eğitim alamayanlar da kendi içerisinde gruplara ayrılmak üzere sırasıyla Has Sektör ve Halk Ekmek sektörüne gitmek üzere yola koyuldular. Ben eğitim alamayan grupta olduğum için Halk Ekmek’e gidecektim.
Sektöre vardığımızda öncelikle temel emniyet alma ve iniş uygulamalı olarak gösterildi. Kask kullanımının önemi, HMS-ATC kullanımı, kemer giyimi, emniyet alırken ellerimizin koordinasyonu ve tırmanıcı ile emniyetçi arasındaki iletişimin önemi vurgulandıktan sonra, top-rope tırmanış için artık hazır bulunuyorduk.
Görece kolay ve pozitif eğimli olan Halk Ekmek Rotası UIAA 5+ zorluk derecesiyle ilk kez deneyecek arkadaşlar için biçilmiş bir kaftan niteliğindeydi. Daha üç gün Geyve’de olacağımız için ilk günü Halk Ekmek sektöründe emniyet almaya odaklanarak ve tırmanışa ısınarak geçiriyorduk. Grubumuzun yardımcısı gelişim grubu üyelerinden Hasret idi.
Tırmanış sırasında emniyetin emniyetçisinin gerekliliği ayrıca vurgulandı. Üstten emniyetli olarak çıkacağımız rota için öncelikle kask, kemer, HMS ve ATC ve düğümlerimizin doğru atılıp atılmadığı kontrol ediliyordu. İstasyona giren tırmanışçı açık 8’li olarak attığı düğümü emniyet kemerinin iki halkasından kendisine bağlıyordu. Kaskını ve kemerini doğru şekilde taktıktan sonra emniyetçi de HMS ve ATC’sini karabinadan doğru yönde geçirip uygun pozisyonda emniyeti almakla sorumluydu. Her ihtimale karşı başlangıç ekibi olduğumuzdan emniyetin emniyetçisi de emniyetçinin ardındaki boştaki ipi tutmakla yükümlüydü. Öğle yemeğine kadar grubumuzdan herkesin 1-2 kez tırmanmasının ardından ilk molamızı vermiştik.
Öğle yemeği için hazırladığım sandiviçlerden yemeyi tercih ettim. Yaklaşık 1 saatlik vaktimiz olduğundan geri kalan süreyi biraz kestirerek geçirmeyi yeğledim. Saat 13.30’da tek sıra olarak tekrardan Halk Ekmek sektörüne doğru yönelecektik. Özellikle öğleden sonra güneşin yakıcı sıcağı kendisini epey bir hissettirmekteydi. Bu yüzden çoğu arkadaşımız güneş kremi kullanmaktaydı. Güneş kremi olmayanlar ise buff gibi koruyucularla yüzlerini örtmekteydi.
Her grup rotasını bitirdiğinde dönüşümlü olarak sağa kaymakta böylece farklı zorlukları da deneyimlemekteydiler. Başlangıç gurubumuz kalabalık olduğundan her ne kadar gruplara ayrılsak da sıra beklemek kaçınılmazdı. Bu sebeple gün içerisinde yalnızca 3 rota tırmanabilmiştim. Fakat söylenene göre sadece 1 rota tırmanabilen arkadaşlar da vardı.
Herkes her rotada en az bir kez emniyetçi, bir kez tırmanıcı ve bir kez de emniyetin emniyetçisi olduktan sonra akşam nihayet kamp alanına dönmüştük. İlk olarak elimizi, yüzümüzü yıkama ihtiyacıyla eğitmenlerimizin bilgilendirdiği su kaynağına giderek ihtiyaçlarımızı giderdik ve boş pet şişelere sularımızı doldurduk. Kamp alanına döndükten sonra da akşam yemeğimiz olan kavurmalı bulgurumuzu da pişirmiştik. Çöpleri dışarıda bırakmamaya dikkat ederek 22.00 civarı çadıra girip uyumayı tercih ettim. Mutlak sessizlik saati saat 22.30 olarak belirlenmişti. Saat 06.00’da tek sıra olmamız bekleniyordu.
30.04.2016- Faaliyetin 2.Günü
Yakıcı geçen ilk günün ardından ikinci gün rotalarının bir tık daha zor olabileceğini geçen seneden kestirebiliyordum. Saat 06.00’da toplanma alanında sıramızı oluşturduktan sonra Google sektörüne doğru yürüyüşümüze başladık. İlk güne kıyasla yaptığımız yürüyüş biraz daha engebeli ve inişli çıkışlı bir yürüyüştü. Bu yüzden herkes tek sıra halinde birbirini kollayarak yürümeye dikkat ediyordu. Google rotasına vardığımızda bekleme yerlerinin kısıtlılığı açısından tırmanan arkadaşlar dışında rota başında durmamamız gerekiyordu.
Sektördeki rotalar kısa olmasına rağmen bazı kilit zorluklara sahipti. Halk ekmek rotasına göre pozitif eğim daha az ve tutamak zorlukları daha üst dereceydi. 7- derecesine sahip rotadaki tırmanışımızı, emniyetimizi ve emniyetin emniyetçisi görevlerimizi tamamlamamızın ardından bir sağdaki 7 zorluk derecesindeki rotaya kaymıştık. Erken bitiren grupların rotasından sırada bekleyen arkadaşların olduğu gruplar da faydalanarak tırmanış süremizi daha verimli kullanmaya çalıştık.
Saat 12.45 civarı biten Google sektördeki tırmanışımızın ardından kamp alanına geri döndük. Kış faaliyetlerindeki gibi süre kısıtlamalarımız pek olmadığından işlerimizi daha rahat halledebiliyorduk. 2. gün için de sıcak yemek pişirmek yerine soğuk sandviçlerle idare etmeyi ve geri kalan süreyi kitap okuyarak ve uyuyarak geçirmeyi yeğledim. 2 saatlik güzel bir öğle uykusu+ dinlenmenin ardından Shadow sektörüne doğru yol alıyorduk.
Sektöre vardığımızda gölgelik bir alan ve geniş eğimli bir bekleme alanına sahip kayalık bir bölge ile karşı karşıyaydık. Kararan bulutlardan da anladığımız üzere yağmur yağma riskiyle de karşı karşıyaydık.
İlk tırmanış, grubumuzda Google sektöründe 2 yerine sadece 1 tırmanış yapabilen bir arkadaşımız tarafından gerçekleştirildi. Böylece tüm arkadaşların eşit sayıda tırmanmasına özen gösteriliyordu. Grubumuzun yardımcısı gelişim üyelerinden Uluçoban’dı. (Toprağımı severim de biraz). Kişisel izlenimime göre tırmandığımız rota zorluk olarak 6+ seviyelerinde olsa da uzun bir rotaydı. Kilit hamlesi yok denecek kadar azdı. Fakat en zor hamle istasyona varmadaki son hamlenin tekniğiydi. Top-rope tırmandığım için birkaç kez düşüp tekrar deneme fırsatını değerlendirdim. Fakat lider tırmanış durumunda tutamakları biraz daha analiz etmemin gerektiğinin farkına vardım. Artık gök gürültüsünün frekansı iyice arttığından kamp alanına dönmemiz gerekiyordu. Böylece rotayı son tırmanan olarak bugünkü kapanışı gerçekleştirmiştim.
Kamp alanına döndüğümüzde ilk olarak temizlenmek için su kaynağına vardık. Kurbağa seslerinin harmonisiyle güzelce elimizi, yüzümüzü yıkayıp tozlarımızdan arındıktan sonra yemek pişirmeye girişebilirdik. İkinci günün akşam yemeği olarak ton balıklı makarna ve Güney’in kendine has tarhana çorbasını pişirecektik. Kendisinin gandalfımsı tok sesinden hoş ezgiler eşliğinde çorbamızı pişirip yedikten sonra mutlak sessizlik saatine kadar serbesttik. Yemeğimizi yiyip öte beriyi topladıktan sonra bir grup arkadaş muhabbete, bir grup slackline’a yönelmiş ben de kitap okumayı tercih etmiştim. Fakat kafa lambama gelen hatırı sayılır boyutlardaki uçan böcekleri gördüğümde bilginin gücünün, Kaluza-Klein teorisinin, Riemann metrik tensörlerinin ve hilbert uzayının doğanın bağrında pek sökmediğini anlamam uzun sürmedi.
Saat 21.30 civarı tüm kamp üyeleri çember şeklinde oturarak bir kulüple tanışma niteliğindeki sohbetimizi gerçekleştirdik. Burada eğitmenlerimiz bize dağcılığın ve kaya tırmanışının önemli hususları hakkında cana yakın tarzda nasihatlarda bulunmaktaydı. Yaklaşık 23.00’e kadar süren hoş bir sohbetin ardından çadırlarımıza girip uyumaya yönelmiştik. Sabah 06.00’da tek sırada olmak üzere kalkacaktık.
01.05.2016- Faaliyetin 3.Günü
Faaliyetin son gününde öğleye kadar tırmanacaktık. Önceki günlerde denemediğimiz Has Sektör’e doğru yol aldık. Has, erguvan ve çizmeli kedi rotaları sırasıyla UIAA 6, 6 ve 7- zorluk derecelerine sahipti. Rota başlarındaki bekleme alanı oldukça dar olduğundan herkesin kask takmasına özen gösteriliyordu. Grubumuzun yardımcısı, gelişim üyelerinden Ender’di. Rotamızın zorluk derecesini diğer günlerdekine nazaran bir üst seviyede hissettim. Özellikle rotanın ortasındaki slab duvarın ve ender sayıdaki küçük tutamakları bulabilmek uğraştırıcıydı.
Has sektörde diğer sektörlerden farklı olarak düşüşü de deneyimlemek ve düşüş korkusunu da yenmek istiyorduk. Bu sebeple eğitmenlerimiz tırmanıcının kendisini sağlama aldıktan sonra emniyetçinin ipi biraz boş bırakmasını telkinde bulunuyor ve tırmanıcının belli bir düşüşü tecrübe etmesini sağlıyorlardı. Düşüş mesafemin azlığından olsa gerek düşme korkusunu tahmin ettiğim kadar hissedemedim. Fakat yan rotada Rauf Abinin emniyetçi konumunda olduğu düşüş yapan arkadaşların ses efektlerinden anladığım kadarıyla gerçek düşüş biraz daha korku içeriyor olmalıydı.
Herkesin tırmanışını tamamlamasının ardından kamp alanına geri dönmüştük. Çadırlarımızı toplayıp hazırlanmak için yaklaşık 1.5 saat süremiz vardı. Kışçı arkadaşlar için bu süre oldukça uzundu. Fakat sıraya geç kalmalar yine de oluyordu. Eğitmenlerimiz de bu konuya dikkat çekmişti. Defalarca uyarılmasına rağmen yine tuvalet bölgesinde kağıt peçeteler bırakılmış ve bu kirli peçeteleri diğer arkadaşlarımız toplamak zorunda bırakılmıştı. Bu da tüm ekip olarak doğaya ve diğer arkadaşlarımıza saygımızı biraz daha ön planda tutmamız gerektiğinin açık bir göstergesiydi.
Son olarak YTÜDAK ailesi olarak toplu bir fotoğraf çekinmiştik. Yağmurun yağacağı belliydi ve biraz acele etmemiz gerekliydi. Saat 14.00 civarı otobüse binip İstanbul’a döndük.
Emeği geçen tüm arkadaşlara yürekten teşekkürler.
Kış koşullarının çetinliğini unutmamak dileğiyle.
Davut Vatansever/ Başlangıç
Yer: Geyve – Sakarya
Tarih: 29 Nisan-1 Mayıs 2017
Başlangıç grubu: 67 kişi Başlangıç grubu/ Gelişim, gelişim üstü, eğitmenler
Kullanılan malzemeler: Dinamik tırmanış ipleri, emniyet kemeri, kaya tırmanış ayakkabısı (friction), HMS, ATC, kask
Yazan: Mehmet Ali Acar– Başlangıç
Cuma:
Çadır gurubumdaki Mahmut ve Ufuk ile mesaj grubundan eksiklerimiz ve getireceğimiz malzemelerin paylaştırılması hakkında konuştuk. Çadır ve ocağımızı Mahmut aldı. Mutfak malzemelerini Ufuk ile ben getirdik. Yemek planımızı 3 kahvaltı, iki akşam yemeği ve öğlen atıştırmalıkları olarak yaptık. 3 gün geçireceğimiz için kişi başı yaklaşık 7-8 litre su getirdik.
Kaya tırmanış ayakkabım yoktu ama tam olarak nasıl bir şey almam gerektiğini bilmiyordum. Eski bir spor ayakkabısı ile gidip, nasıl bir ayakkabı almam gerektiğine faaliyet sonunda karar vermeyi uygun gördüm.
Yedek kıyafet ve yağmurluk aldım. Cuma 22:30’da Göztepe’den ekibe katıldım.
Cumartesi:
Gece 2 civarı otobüslerden indik ve kısa bir hazırlık sonrası kamp alanına 20 dakikalık kısa bir yürüyüş yaptık. Mutlak sessizlik saati, sigara ve tuvalet alanları belirlendi. Ardından çadırlarımızı kurup uyuduk. Sabah sırada hazır olma saatimiz 8 olarak belirlendi.
Sabah 6.30 ‘da uyandık. Çay ve sandviç ile kahvaltımızı yaptık. Kış faaliyetlerinde uzun süren su kaynatma vb. hazırlıklarımızı, burada daha çabuk yapabildiğimiz için baya bir süre boş vaktimiz kaldı. Hava güneşli olacaktı. Güneş kremi sürdük. Küçük bir çanta hazırladım. Şapka, güneş gözlüğü, buff, su, atıştırmalıklar aldım. 8 de sıra olduktan sonra Ballıkayalar faaliyetine katılanlar bizden ayrıldı. Biz de 6 gruba ayrıldık. 6 grup olarak Halk Ekmek-2 sektöründeki 6 rotayı tırmanmak için yola çıktık. Pozitif yüzeylerden oluşan kolay rotalar vardı.
Tırmanış alanına varınca rotalara göre gruplara ayrıldık. Önce genel tırmanış ve emniyet alma bilgisi verildi. 6. Grup olarak akşam 8 e kadar sırasıyla 6-5-4 . rotaları çıktık. Öğle arasında da 2 saatlik mola verdik. Gün içinde güneş kavurucuydu ve sıra beklerken adeta çalıların altlarına saklandık. İlk tırmanış tecrübemdi. Çoğu teorik eğitimlerde anlatılmış olsa da genel olarak top rope hakkında ilk çıkarımlarım şunlar oldu. Tırmanış esnasında vücudu kayaya yakın tutmak ve ayak ile yükselmek, enerjiyi doğru kullanmak adına önemli. Tırmanış öncesinde rotayı okumak ve tırmanış planı yapmak işi kolaylaştırıyor. İlk tırmanışı spor ayakkabı, diğerlerini arkadaşların katalarını kullanarak yaptım. Kata olmadan kaya tırmanışı yapmak gerçekten çok anlamlı olmuyor. Kayada kaymadan ilerlemek, küçük çıkıntılara zarar görmeden basabilmek için önemli. İdeal kata numarasının da marka modellere ve ayak tipine göre çok değişebildiğini anladım. İdeal kata çok acı verecek kadar küçük olmamalı. Ama durduğumuz yerde de rahat ettirmemeli. Hiç düşmemiştim ama düşüş esnasında kayadan uzaklaşmak çok önemliydi. Emniyet alırken konsantrasyon ve tırmanışçıyı izlemek önemli.
Kendime güvenemiyordum pek ama bu rotaların hepsini tırmanmak beni oldukça motive etti. Akşam yemeğimiz yedikten sonra mutlak sessizlik saatinde yattık.
Pazar:
Sabah 5’de uyandık, kahvaltımızı yapıp hazır olmamız gereken saat olan 6’da sıraya geçtik. Bu sefer iki gruba ayrıldık. Sonra olduğumuz grupta 3 gruba ayrıldık ve 3 grup halinde Google sektörüne gittik. Burada grubumuz Tat rotasını tırmandı. İlk güne göre çok daha zor bir rotaydı, zorluk seviyesi VII- olarak görünüyordu. Tırmanışta bir noktaya kadar geldim ve 3 kere çok çaba sarf etmeme rağmen geçemedim ve ipe düştüm. İnebileceğimi söyledim ancak gelişim grubundan ve başlangıçtan arkadaşların sağladığı motivasyonla dördüncü denemede geçebildim. Burada gelişimden ve eğitmen arkadaşların verdikleri taktikler de işime yaradı. Bu rota düşme korkumu aşmamı sağladı ve kendime güvenim arttı.
Öğlen 12 ‘de mola verip 3’e kadar dinlendik. Sonra Shadow sektörüne doğru yol aldık. Sırayı beklerken karşı tepelerde yağmur ve yıldırımları görmeye başladık. Teorik derslerde öğrendiğimiz şekilde yıldırım ses hızı- saniye hesabıyla yağmurun yaklaştığını tespit ettik. En başta 8 km ilerideyken sonra zamanla 7 km olmuştu. Şanssızlığıma tam sıra bana geldiği anda yağmur başladı ve kamp alanına dönmemiz gerekti. Akşam yemeğimizi yedikten sonra hep beraber toplanıp sohbet ettik ve aklımızdaki soruları sorma fırsatımız oldu. Sessizlik saati ile yattık.
Pazartesi:
Sabah 6’da sırada hazır olup, Has Sektör 2’ye gittik. Bir önceki günden sıra bende olduğu için ilk tırmanışı yaptım. Arguvan rotasıydı ve zorluk seviyesi VI’ ydı. Önceki güne göre de daha rahat tırmandım. Ayrıca düşüş simülasyonu yaptık bu kısım da heyecanlıydı. Öğlen 12 ‘de tırmanışlar bitince kamp alanına döndük. Hazırlanıp faaliyet toplantısı yaptıktan sonra 15.00’da dönüş yoluna çıktık.